YaşaAynayla bir olamayacaksan bakmak ne demek. Görmek de vahşileşiyor. Bir toplu katliam bekliyor gibi dünya. Ve daha iyi anlıyorsun İskenderi, Cengizi. Ve onlara benzeyenleri, onları; onlar yapanları. Belki de Pir Sultanı neden astılar neden sürdüler Köroğlunu Bir müzisyen neden katletti kendi eşini. Daha iyi anlıyorsun. Anlamak da ne demek önce çıldırıyorsun İçine içine kusuyorsun. Sonra sonra bir çok felsefi ve dini görüş ve inancın sarhoşu oluyorsun. Çünkü yaratımın veya evrimin insana sunduğu sistemin adı oluyor; baş bel ayak. Yine bir üçleme çıkıyor karşımıza. Sen yine dış kapının mandalı Baş Çavuşun Eşeği oluyorsun mecburen. Hiç bir söz seni yatıştıramıyor artık Hiç bir bakış ve görüş veya dokunuş veya sesleniş Sen olamıyor, sen olmuyor. İnsan donanımı bu çağa uygun olmasa bile Kendindekiyle bir nefes daha almaya çabalıyorsun Çabaladıkça daha çok batıyor Ve kendini trenin önüne atıyorsun. Çünkü yalan söyledikleri belli olanlar Cahilleri gütmenin bir yolunu buluyorlar. Dünyada güvenli bir iklim güvenli bir coğrafya kalmıyor. Gençler, gencim diyenler birer ikişer dökülüyor yaprak misali. Rüzgarın önünde çürüyüp gidiyor mecburen. Dünya yönetim sistemleri çağın fersah fersah gerisinde kalırken Bir dünyayı peşinde sürükleyemiyorsun. Sürükleyemeyince ve güç de eline geçince Koyun ve tavuk insanları sırtlanlaştırıp, aslanlaştırıp, kurtlaştırıp salıyorsun meydana Sonra da hayvan haklarından bahsedip İnsanları bir güzel ağına düşürüyorsun. İnsan diyorsun ne zavallı ne aciz bir tür Ben de bir insanım diyerek, diğer insanları çiğ çiğ yemeye başlıyorsun Zombi kıyametine doğru hızla yol alırken Diyorsun ki, yarın da gün doğsun güt batsın bakalım Sonraki güne Tanrının da Allahın da Ranın da bilmem kimin de hükmü geçmiyor Hüküm benim deyip veriyorsun kılıcı kalabalıklara Doğrayın aslanların, parçalayın sırtlanlarım, koparın kurtlarım... Öküzgillerin boynuzgillerinden, eşekgillerin tepmegillerinden bir melodi tutturup Yaşlanıp gidiyorsun, çürüyorsun, kusuyorsun, köreliyor ve ölüyorsun. Artık ölenlere değil ciddi ciddi doğanlara üzülüyor Onların yaşayacağı hayatı zehir ediyorsun. Sen ne ediyorsan kendine ediyor Ya insanlardan ya insan üstünden yada Yaratıcıgillerden yalak bekliyorsun. Her mevsimin kendine özgü bir zulmü olurmuş. Baharın da kıştan farkı yokmuş, kışın da yazdan... Her şey bir olduğunda işte Tanrı gibi zalim olmaktan başka çaren de şansın da kalmıyor. Yok dedikleri yokluğun, var dedikleri varlığın bile kendine faydası dokunmuyor. Derin bir nefes al ve üfle şimdi Yarın dedikleri ne güzel doluyor şimdi zihnine Yıllarca yaşamak en güzel hediyelerle seni bekliyor Yaşa dostum, yaşa arkadaşım, yaşa kardeşim. Balçığın ve bataklığın üzerinde ip atlar gibi çocukça En güzel yaşamlar diliyorum sana. ...Y... |