TÖZ
bir örümcek ağını terk eder
kalbini yedikten sonra bir kelebeğin /asal teslimiyet/ saatler ağızlarını açtı bir hamlede yuttu sabah öğle ve akşamı /mutluluk tozları/ ağır metal ve göz yaşıyla çevrili uykularımız çoğu zaman bunun için oksitlenir ya rüyalarımız aslında hepimiz birer uyku hapıyız /diyet/ içimizdeki formları derin bir çizgisellik kovaladı biz birbirimize doğru aynı düzlemde düşerken orman öldürüp ciğerlerindeki oksijeni bize düşüyordu her yörünge için mutlak bir terk vardır akarken bir nehrin cüzzamhanesi aşağı doğru birr, sıfır oldu /zayıfladık/ şimdi her kemik daha da kırılgan hem zayıflamaya nasıl devam edebiliriz ki vücudumuz olmadan /kimliksizlik/ ben, sizin “siz” dediğiniz bir eğilimdim içimde hep aynı iblis tüm, gözden kaçandır bunun için sonsuza dek hiçe bölünebilirdim /anksiyete endeksi/ olanaksızlığın mümkün çarşaflı yatağı her gece geniş mavi bir bakışla uykuya dalmak ve her sabah dar siyah bir güne gözlerini açmak tüketilen adamlar işe yaramıyor ki bin kadına inanmak ve sonradan kendini kurtarmak için geriye bakmak /kadınlar/ içlerinden bir kadın diyor ki ahırda hayvanlar ve ahırdan ahirden insanlar kokuyorlar korkuyorlar birileri hayvanları ve sonluluğu koruma altına almalı nesli tükenmeden inancın fhrn-JİR |
İç bahçemde sessiz film oynuyor inadına çocuklar
Taze çilek kokulu bir hayalim var, uçtu uçacak
Soyunamadık, soyunamadık, bu işi anca cinnet paklar
Yüzümüz tok ama aç kalkacağız sofradan
Keşkenin ünlemleri gelir konar da kanar içimiz sonradan
Bile bile lades, bile bile gittik sonuna kadar
Soyunamadık, soyunamadık, bu işi anca cinnet paklar(S.G.)