...gitgidiyorsan şimdi git göz bebeklerime yerleşmiş sevinçleri kör et senli zaman eskilerini tozlu tavan arasına kaldır yorgun düşmüş gülüşlerimin kıyametini koparda git... git... git ama ne olur bana en güzel yerinde uyanmaya kıymadığım rüyalarımı namahremdir sana senin gökyüzünün yedi renginde sakladığım gün yüzü görmemiş yakası açılmamış senli düşlerimi geri ver... ben onlarla ölürüm... sen ertesi şafak vakti gün doğarken infazı gül yaprağına tutunmuş çiğ tanesi kadar münzeviyim... şimdi soyun beni soyun ve git karalarını soyunan bulutlar gibi çıplak kal yağmurlarından utanmadan... saçları sen gözleri kara hüzün yaması ıssız izbelerinde rüzgarların ıslık kovaladığı bir eylül bırak ve git... her şey suskun artık suskunluğun yazıları silinmiş lahit ölüm çıkmazında... ay kör yıldızlar pas tutmuş yakamozlar sürgün edilmiş gidiyorsan şimdi git ölü cümlelere sağır bir nokta koy ve git... Hasan ODABAŞI |