ŞAİR ÖLDÜ MÜ?
Şair can çekişiyor,
Kalemi mızrak misali, yüreğine saplandı. Kan damlıyor, gözyaşları artık yakutu, anımsatıyor. Ölümsüzlük iksiri, sevdası azar azar tükeniyor. Ve; Şair öldü... mezarda sorular soruluyor. Derdi neydi, neden bu ızdırabı kendine, yaptı diye hesap veriyor. Diyecek laf bulamıyor. Şair hep olduğu gibi ağlıyor... Olanca azabı çekmeye, kendini hazırlıyor. Melekler öylece bakakaldı, ne yapacaklarını şaşırdılar, ve zavallı melekler, şairi hakka götürüyor. Hüküm Hakkı ilahinin... Şair edeple önünde eğiliyor. Suçunu bildiğini her haliyle, belli etti. Artık bekleyişte şair. af edilme ümidiyle... Hüküm açıklanıyor. Şair sevinçli ama boynu bükük, mahcup Rabbine karşı, Çünkü bunca yıl vafasız, birine aldandı. Fakat Rabbi onu, acıları hürmetine bağışladı. Şair ölmemiş, sahte dünya olan rüyada, gerçekleri öğrenmiş. asıl sevilmesi gerekni, bilmiş... |