Yarınlar Hep Güzel Olacaktır
Geldiğin yer,
gelişin belli, yaşayışın, sevdan, aşkların, gülüşün, gözyaşın, ölüşün, gidişin belli. Bir yanda; gri renkli acılar, simsiyah haykırışlar, hayatı zindan eden alışkanlıklar, başkaldıran tutkular. Bir yanda; berrak akmaya çalışan su, günışığı, gökkuşağına bürünmüş mutluluk ve sen insanoğlu yalnızlığınla randevulaşan. Sığmaz için içine gün gelir, gün gelir alıp başını dönmek istersin nar ağaçlarının kırmızı rengine, alaca karanlığına akşam vaktinin, gün gelir haykırırsın mor bulutlara doğru, umutsuzca, binbir telaş içinde. Beyhude feryatların, sen bir yanda hayat bir yanda. Mutluluğun taa içindeymiş gibi sana değecek kadar yakın, bihaber yaşamaktasın hala kalmamış takadın. Yalan mı bilmem? Söylenenler, yazılanlar, duyulanlar, yaşananlar gibi olsaydı eğer; "Ya r ı n l a r h e p g ü z e l o l a c a k t ı r d e n i r, p e k i y a b u g ü n l e r d ü n k ü y a r ı n l a r d e ğ i l m i d i r" der miydi, umudun baharında ve bir yasemin çiçeği saflığında, yalnızlığın randevusuna geç kalmış keşfedilmeyi bekleyen bir şair?... |