SÜRGÜN-II...dönüş
"Sahipsiz mezarların
öksüz çocuklarıyız. Bir dönüş lütfedin bize kalksın sürgünler..." Sabah ayazında buzu kıran ergen çocuklar gibi cenabet vücudundaki morluğu göze almaktı arınmak ve tüylerim esas duruşu bırakalı çok olmuştu!... Günahsız gövdemi kaç ırmakta yıkadılar. Aynalarda görünmüyorsam ondandır. Aklandım geliyorum yolların hani? Amansız sürgünlerden, mahpus kentlerden geçtim. Sol yanımda çiğnenmiş bir sevda diriliği. Ölümü diledim bin kere, bin kere yaşadım... Gözlerin umuttu, gözlerin yaşam maviliği! Gözlerin hani? Uzun uzun yollardan geliyorum. Yüreğimde yaşanmamış bir sevdanın özlemi. Sana işlenmemiş ham sözlerim var zulamda. Heyecan doluyum sana gelişlerin bol kasisli yollarında. Hey yolu gözleyen var mı? Gözlerin hani? Zindan zindan gezdirdim kafamdaki bit’leri. Sol yanımda bir filizdi vuslat, açacaktı, açıyordu açtı... Ve herkes kendi gelincik tarlasına dönsün dediler. Döndüm geliyorum kolların hani? Ey gözlerinden yanağına sıra sıra dizilmiş inciler gerdanında iz bırakmış sevgili! Sana temiz bir yürek, dağ gibi bir omuz veriyorum. Umutla bak gözlerime daha yolumuz var daha yaşanacak bir ömür. Ellerini istiyorum kör kuyularda ömrümden tutan. Ellerin tarifsiz acıların dizgini. Yeni bir hayatın ilk merhabası oy ellerin hani? Aralık 2011 Ocak 2012 |