ÇOCUKLUK ANISI (1-2)
.ÇOCUKLUK ANISI(1)
Yetim kaldım, bunca zaman geçmiş aradan. Çocukluğu yaşamadım , puslu kötü havadan . Öyle bir acım vardı ki kalbi kanatan. Sana sığınmıştım ey YÜCE YARADAN . Ne çocukluğu yaşadım, ne sevgi tattım , Ne baba tanıdım , ne ana kucağında yattım , Dağdan odun toplar iken ellerimi kanattım . Kendimi gurbete çok küçük yaşta attım . Karda kışta çırılçıplak ayakla , Dağa gittim zorbalıkla , dayakla , Çalış , didin para kazan , ne hakla ! Acı günleri unutma , kâbus gibi sayıkla ! Yıllar geçer iken , uzaklarda gurbette , Neler öğrendim, neler mektepte . Yine de köyüme mektuplar yazdım , Fakat uzun zaman boynu bükük çâre-sazdım . ÇOCUKLUK ANISI ( 2 ) Bazen mazi derim , döner bakarım . On yaşın altını tekrar , tekrar yaşarım . Bir köy ki küçük , kırlar, tarlalar, bağlar , Bir çocuk ki yetim kalmış , durmadan ağlar . Ne anne kucağı , ne de ninnisi , Salıncakmış , beşikmiş , bunlar da nesi ? Tek gözlü bir oda , seksenlik bir nine , Duyduğum sıcaklık , yalnızca , Onundu yine . Okullu olmuşum , ilk senesi hatırımda yok , Tek bir sınıf , tek bir eğitmen , talebesi çok . Talebeler büyük , küçük her yaştan , Memleket yeni çıkmış , belli ki savaştan Bir çocuk görürüm , ne üste var , ne de başta , Çıplak ayak dolaşırken , karda ve kışta ; Çocuk yaşta öğrendim çile çekmeyi Gurbette aramam gerek artık , aşı ekmeği . İlk tren yolculuğu , henüz çocuk , bendeniz ! SABANCI GÖLÜ’NÜ sandım büyük bir deniz , MARAMARA’YI görünce hayrette kaldım . Güneş batar iken hayale , ummana daldım . Köyden göçtüm şehre , bu sefer , sıla hasreti , Çıkaramam başımdan buruşuk , eski kasketi . Çarığı çıkarıp , ibret için , toprağa gömdüm , Köyden çıktım amma sanki bir rüya gördüm . Öksüz ve yoksul , zorda kalınca Çocuk yaşta düştüm gurbet yoluna . Yaşam savaşına gurbette, ilk kez dalınca , Tutunmak istedim , candan bir dost koluna . |