0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1364
Okunma

Ben anadoluyum !...
Asya’nın nazlı kızı.
kürt beylerinin, Elazıgın göz nuru
harput un türküsü
ve muradı Alparslanın
Bereketin, bolluğun ve sevdaların yıldızı
Sevgi ve kin,
Öfke ve hırs dinim
Savaş ve barış ile canlanır damarlarım.
Bende vücut buldu nuh,
Tarih tufanla başladı
Özgürlük göbek adımdır, be hey
Dağlarımda ve ovalarımda,
Zümrüt yeşilinde çakmak ışığında çobanlarım
Ve güneşin sinirli renklerinde,
Esmer evlatlarım bu yüzden tatile gitmezler
Tabancayla oynarken bulur kendini ta Aschilden beri
sevdanın o karşı konulmaz,
o muhteşem ritminde bir kısrak boyu,
Fırat’la yarışan,
Dicle’de dinginleşen
Nemrut’ta kara kartalın kanatlarında
Tanrılara meydan okuyan
Gelir sümerde dinlere ilham kaynağı olurum
Eridu’da Gılgameş olur, Enkidu’yu ehlileştirir atım,
Hammurabi olur 282 düzen getiririm
Tanrıça İştar benimle aşık atamaz,
Çünkü özgürlük ve sevdanın pınarı benim..
Çünkü ben anadoluyum
Asya’nın nazlı ve biricik kızı
Ak denizde Toroslar, karadenizde yörükler
Ve lazlar
Sihrimi verdim yere
Suyumu içen neslini unutur
İflah olup ayılmazlar
Ve en güzel güneş bende doğar.
Yayılır çekinmeden,
Alıp başımı Zeybek olurum
Çakır efe diye ün salarım
Yetmezmi?
Gidip Selanikte yetime ilham olurum
Teorideki devrim neymiş gözünün içine sokan
Mustafa Kemal olurum
Yıkarım ezberini
Ve güneş;
Önce
Çırılçıplak dolanır gün boyu
Ovalarımda, dağlarımda...
Kah bir kelebeğin kanadında,
Kah yeni doğan bir kuzunun kaval dinleyisinde,
Bazen tohuma duran bir çiçeğin tomurcuğunda
Bazen de İzlo’nun doruklarında akşamı getirir...
Vedalaşırken batımda,
Mor gecede ayın en güzel yüzüne emanet eder beni,
Ertesi günde buluşmanın sevgi ve coşkusuyla...
Çünkü ben anadoluyum
Güneşin ve ayın maşukuyum
İnsanlarım mert ve sevecen,
Erken büyür, erken sever, erken ölürler
Bu yüzden kadere inanmazlar
Çünkü benim ab-ı hayat suyumu içerler,
Ekmeklerimde, sevgiyle büyüttüğüm başaklarım
Ayranlarımda, bulgur pilavıyla sütümle beslediğim çocuklarımda,
Mis kokulu otlarımın tadı var...
Çünkü onlar benim çocuklarım,
Ruhları bende bedenlendi...
Özgür, mağrur ve kavgacı....
Kah Özdemir Asaf
Kah Nihal Atsız
Ya Ahmet Arif
Sevmektir en büyük ülkümüz
Bazen Ahmet kaya, Ozan Arif olurlar
Ecevit e oy verir çoğumuz
Görünce orta doğu oyunlarını
Filistin, soğuk savaş politikalarını
Giyerler postalları
Sıklıkla sağcı yada solcu olurlar
Ama birlik günü
Bir uçtan bir uca kıyam olurlar
Zamansız doğarlar,
Dokunulmamış zaman aralıkları,
Çağlar ötesi kültürler,
bizans, frenk, fars ve dahi nice atlılar,
Diller ve dinler,
Gelenek ve renkler,
Çocuklarım kaosun içinde bulurlar kendini
Tıpkı;
Güneşin etrafında dönen dünya gibi,
Etrafımda sevgiyle, coşkuyla dönerler.
Geçmiş ve geleceğe sevdalıdırlar,
O anı yaşatırım onlara,
zira geçmiş ve geleceğe çocuklarım kerim
Bu yüzden esmerdir tenleri
Ne beyaza yakın nede siyaha düşman
Ben kâbeyim!!!
Ateş ve su;
Benim şahitliğimde evlendi,
Ateş sunakları,
İlk ve en önce,
Benim için yakıldı.
Gündüzlerin gündüz,
Gecelerin uçsuz bucaksız gece olduğu,
Bir sığınagım çocuklarıma...
Kıl çadırlarda Pir Sultan Abdal,
Yaşama yön veren rituellerde,
Hep baş köşede mesliste;
Mırra;
Ateşin, suyun
Ve çocuklarımın
Hediyesi oldu bana.
Çünkü;
Yiğitlik,
Ahde vefa,
Barış ve hoşgörü,
Toprağıma ve insanıma verdiğim mayamdır
Çünkü, Ben anadoluyum,
Asya’nın mağrur ve anaç ve köhne kızıyım
Bilmezlerki beni en iyi tarihi kanla ben yazarım
En iyi bağbozumları bende olur,
En iyi şarabı, en tatlı şırayı ben veririm
Belki de bundandır,
Benim topraklarımda aşk,
Sevmek ve sevilmek,
Şarap tadında olur...
Bundan değilmi ki;
Babil Kralı Nabukodonosor,
Sevdası için Mardin’den Şamran’larla
Şıra akıttı yüzlerce mil aşağılara,
Bundan değilmi ki,
İskender Zınnar’a ;
Prenses Fahriyye ve Ravza cennet bahçelere,
Şad Buhari Mardin’e yerleşir..
Timur, Kustus, Antonius ve daha nicesi,
Bu sevdanın peşinde topraklarıma kan bulaştırdılar...
kan ektiler topraklarıma ki aşktandır;
Kelepçe vurdular çocuklarımın gözyaşlarına...
Dağlarımda ağaç bırakmadılar,
Utanırım..utanırım .. ele güne karşı çıplak
Utanırım.. aya, güneşe karşı
Çünkü ben anadoluyum,
Asya’nın nazlı ve özgür kızı...
En iyi ayrılığı ben yazarım
İbrahim bende doğdu,
Sin Mabedinde aya ve yıldızlara yakarırken doğruyu buldu...
Zarathustra, Mani ve Yezidiliğe ben ilham oldum,
Friedrich Nietzsche gelince buraya kendini tanrı sandı
İlk Hıristiyanlara ben kucak açtım
Lorna ve Anastisiupolis ile, İslam’ın yolunu ben açtım
Dermetinan’da Hacı Kemal,
Kosar’da Hoca İhsan, Selman-i Pak ve niceleri İslam dediler;
Moşe Bar Kifo, Hanna Dolabani;
Hammara’da, Deyru’z Zafaran’da, Mor Mihail’de Mesih demediler mi?
Ekmeğim, suyum ve güneşim hepsine yetmedi mi?
Yetmedi mi? Zeytinim incirim ve narım...
Utanırım anamdan, karındaşımdan, çocuklarımdan
Utanırım güneşten, aydan ve rüzgardan...
Utanırım, aç yatan bebelerden, dedelerden,
Utanırım, el kapısında iş dilenen civanlardan,
İçtiği suya lagım bulaşmış analardan, babalardan utanırım..
Çünkü ben anadoluyum
Asya’nın nazlı ve mağrur kızı...
5.0
100% (1)