Zaman...
Yüzün güneş gibiydi, omuzların dik! Yüreğin deli dolu, gülüşün tepe taklak! Dönüpte aynaya şu haline bak. Gör zamanın ne yaptığını...
Onbeşinde toy aşık, yirmide tığ gibi delikanlıydın. Şimdi bir bastonla arkadaş oldun. Şu zamanın azizliğine bak... Bir dağ gibiydin başı kar tutan. Gençliğin vardı ateşi yutan. Say şimdi nedir elinde kalan! Hesapsız geçen şu zamana bir bak... Bir dostun vardı elinde tutamadığın. Gece gündüz gelir diye andığın. Bak geçiyormuş yıllar, geçmez diye yandığın şu zamanın yaptığı hileye bir bak... Üç günlük dünya bu derdi de vardır. Bir ömrü ziyan ferdi de vardır. pişmanlıktan eğilen başını kaldır. Dahada yitirdiğin ömrüne bir bak... 3 eylül 2003 |