SON MEKANIN
Kara bir duvak gibi sardı
Yalanlarla örülü hayat yolumu Çıkmaz sokaklarda son buluyordu Sana attığım tüm adımlarım Dudaklarımda vefasızdan kalan bir ıslık Şavkını kendinde kaybeden güneş Bulutlarla sevişirken umutsuzca Rüzgar her yaprağı sürüklüyor toprağın bağrına Dalları kırbaç gibi şaklıyor beyin mahzenimde Kanyonlarda yolunu yitirmiş göçebe kuşlar Köşe başını mesken tutmuş bir dilenci Gelip geçen tüm düşlere talip Yitmişliklerde yok olurken sevgi bekçileri Bağde gözlerden süzülür göz yaşları Kirli eller sarmalıyor yüreği acımasızca Yere damlayan kanlar verirken rengini Ölü serçelerin serildiği Arnavut kaldırımlarına Yaradandan dilenirken her nefeste Mutlu sonlar Gözler hep vedasız gidşilere sahne Karanlıkda cama vuran aksi Hiç var olmayanın Mum alevinde yitip giderken iki damla yaş Silip alıyor yüreğimden sevgini Bir ışık hüzmesiyle alıp giderlerken Sızısı parmak uçlarımda kalan sevgili Oysa şimdi Kara katarlarla yol alırken cehenneme Kanasada yürek ağlasada gözler Bitmeye mahkumdur her asılsız aşk Hani başlamadan bir yalanın bittiği gibi Uğurlanırsın issiz karanlıklarda Kaybolan yıldızlara kazılır mezarın Adın yazılmaz bir mezartaşına Ay tozu serpilmez topraklarına Kandırdığın yürekler Seni belalar ve ahlar ile uğurlar Son mekanın cehennemlere |