BİR MİNİK DENİZKIZIYIM BEN...
undefinedundefined
BİR MİNİK DENİZKIZIYIM BEN... Bir minik denizkıyım kızıyım ben Issız sazlıklarda can bulan İstiridye yüklü üstüm başım Ve neyzen yalnızlığımla ben Bir minik denizkızıyım … Külçe külçe yosun biriktirdim gözlerimde Kuyusu serin gözlerimde Yusuflar yüzdürdüm Züleyhalar beklettim Alınyazımda... Küheylanlar koşturdum Küçücük gözlerimde Ve en çok şeytanminaresini sevdim Üstüme gelişini devrile devrile... Nisan yağmuru düştü dilime Zehir oldu… Ben bir nehir oldum sonra Bir ruh gibi upuzun… .... yunusların sesi esrikleşti usuldan üstüm başım yağmur oldu muştulanan bir boşluktan .... tan vakti tam vaktiydi anladım pullarım döküldü bir japon balığının kollarında dalga değdi ben eridim sonra iki gözüm önüme aktı ben gözlerime baktım... İs’Mhy |
Nahvet şiirlerinin poetikası bu şiirleri tek tek değil de bir bütün olarak ele almayı icap eder.
Mistisizm havasında olan şiirlerinde öz ve ruh ikliminin her rengini bulmak mümkündür.
Esasen şöyle söyleyebiliriz ki; nahvet şiirlerindeki bu dini duyarlığa dayalı mistik havasına mukabil şiirlerin modern bir şiir halinde bize sunumu son derece dikkat çekicidir. Ve bu konuda Şair oldukça başarılıdır.
Her dizenin kendi içinde çok derin anlamlar taşıyor olması ise şairin şiire yüklediği mânâ itibariyle takdire şayandır.
///
Şair şiirlerinde ruh halinin tezahürü olarak sunduğu betimlemelerde misal: bir denizkıyım kızıyım derken bir taraftan engin bir ferahlığa işaret ederken, bir taraftan istiridye benzetmesi ile dilsiz ve bulunduğu hâlden kopamamanın verdiği sancılı ruh halini işaret eder.
Biliriz ki istiridye yalnız yaşamaz ama şair etrafının bunca kalabalığında kendi yalnızlığına neyzen bir bakışla sığınır.
İçsel huzurunu yine kendinde arayan inci’yi yüreğinde bulandır o.
Hitap ettiği ne sevgili, ne dosttur… ÂŞK tek muhatabıdır.
///
Bu güne değin çok güzel şiirler okuttuğunuz içindir teşekkürüm.