Ay, Dolunay...
Ay, dolunay
Zaman bir yaz gecesi Ve ben üşüyorum Ay, dolunay Saat gece yarısı Ve ben, seni düşünüyorum Ay, dolunay Geceyi ağartan bir ışık Dağların göğü çizen gölgesi Çınar dallarında el sallayan koyu karanlık. Ve suskun bir yalnızlık ile Yıldızlara tutunmaya çalışan ben Hafifçe vuran rüzgara karışan uykusuzluk İçimde bir huzursuzluk… Ay, dolunay Ben üşüyorum Ve seni düşünüyorum: Sen de üşüyor musun? Dolunay vurdu mu yüzüne Karanlıklarını yırtabildin mi bu gece Dudaklarından çıktı mı birkaç güzel hece Çözebildin mi düşüncelerini kemiren birkaç bilmece..? Ay, dolunay Ruhumda çatışan bir suskunluk Etrafımda geceyi sorgulayan durgunluk Düşüncelerimi zorlayan bir yorgunluk Boynumu eğen bir kırgınlık ile Dudaklarımda yudumladığım kırmızı şarap Ve ben kopamıyorum gecenin ıssızlığından Ve ben kopamıyorum dolunayın dolu yüzünden… Ay, dolunay Ruhumda kopan bir yay Kulaklarımda uğuldamaya başlayan rüzgarla Geceden kaçacağım artık duvarların arasına, Sığınacağım, ılık ve yalnız bir yorganın altına Bir pes ediş misali Üşüyorum Yine düşüyorum İşte böyle Ben Kaçıyorum, Kaçıyorum nedense… biradam_x 21.07.2011 |