20
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1042
Okunma
İlk bölüm; 16-17 yaşındayken ayrıldığımız nişanlıma, ikinci bölüm; çocuklarımın yegane babası rahmetli eşime, tarafımdan yazılmıştır.
AĞLARSIN
Kalbim; yorgun bulutların üzerine uzanmış
Denedim unutmayı; olmadı
Boşvermişliğimle savruldum ufka
Dağıldım sandımdı boşlukta
Bir gördüm gözlerinin rengini Akdeniz’den
Unutmazlığımla doğruldum, bulunduğum yerden
Yalnızlık mı unutmaktan kastın
Boş geç; unutamazsın
Kalabalık yalnızlığında bile
Geçen zaman sarkacının ucunda
Sallanan mutlu anlarını
Bir daha aslaların hele son bulmaz
İstedin mi delicesine sevdana inat
Hareketsizlikler bile sarsar bedensel arzularını
... Ve istemsiz
Telefonlara aldırmaz bakışların
Donuk-matken
Sesiyle irkilir ruhun
Yüreğinde deprem olduğunu sanar
Sevdiğine ağlarsın
Dokunduğun ılık, ıssız, çıplak ıslığıyla
Yolboyu istersin bir daha, bir daha
"Ya bir daha olmazsa" diye
Kaybetmeye korkar
Yanarsın içsel arzularınla
Beynin yaşananlara isyan eder
Bulanır ruhun
"Ah keşke" bile yetmez; sancılı savunmana
Olan-biten gerçek boyutunda
Yerini almıştır artık; tüm umarsızlığıyla
Edeple beklersin
Bir ıslık
Bir yolculuk
Bir mutlu-istemli bütünlük daha...
"Yeter ıstırabım son bulsun" dediğin an da
Öyle bir varlık çıkar ki; karşına
Yıllardır adlandıramadığından da mükemmel
Alır aklını başından
Durulur sessizliğin, uslanır ruhun
Yüreğin beyninle bütün
Yeni bir kaybetme korkusuyla hemen her gün
Koşar gözlerin, gözlerinin bütünlüğünde
Yanar için
Paylaşmaya bile ağlarsın
... Ve birkaç gün ıslığından uzak kaldığında
"Bir daha ne zaman duyarım" der kulakların
Tüm bedeninin avukatı misali
Dalarsın telefonunun ekranına
Her ışık yandığında
Bir umutla bakarsın, sıçrar için
Duyulan sese lakayt kalırsın, bilmem
Ne için
Esası bekler
Sanal tatlarla avunmaya dalarsın
Karanlık yalnızlığında
Kilitlendiğin anla yatarsın
Rüyanda bile
Öyle büyük ve yaşanan hakikate rastlayamazsın.
Gülizar Özlem (GÜRSES) SARAÇOĞLU
NOT: Her hakkı mahfuzdur. Saygılarımla...