KUŞLAR......
KUŞLAR.....
Kuşlar... Gelmeyin bir daha buralara. Tam size alışıyorum; Başka diyarlara uçuyorsunuz. Konmayın penceremin önüne. Cıvıldaşıp durmayın ma aile. Birazcık seveyim sizi diyorum; Hemen kanat açıyorsunuz…… Özgürlüğünüzle kıskandırmayın beni. Çatlatmayın hasedimden. Dünya kafesinde mahkumum diye; Niçin dalga geçiyorsunuz?….. Kimin elinde bir parça simit görseniz Onun peşinden gidiyorsunuz. Siz de uymuşsunuz dünya düzenine… Siz de adam seçiyorsunuz. Aslında arkadaşlığınız da beş para etmez. Derdimi hiç dinlemiyorsunuz. Kurmuşum çilingir sofrasını ya, Ne kavun-peynir yiyor, ne rakımdan içiyorsunuz…. Biliyor musunuz bir kez olsun taş atmadım size. Gez-göz- arpacık demedim hiçbirinize. Siz yine de talihi, şansı, huzuru Hep başkalarına saçıyorsunuz…… Yine de sizi çok seviyorum. Bakmayın sitemlerime, aldırmayın bu ihtiyara. Kuşlar ne olur biraz daha kalın. Niçin hep benden kaçıyorsunuz? |
Derin bir felsefeyi ;akıcı bir dille, öykümsü biçimde ve nefis şekilde vermişsiniz...
Kutluyorum..