Sus(a)malı!Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Aziz Hüruşan;Dün kendimi gördüm ilkin,
bu dehşet bir şey kendini seyretmek tahammül istiyor,iğrenç emellerin egoist fırtınaların sevecen sima ile merhamet sevgi ve aşk maskelerine bürünüp beni oluşturduğuna inanasım gelmedi. aslında kendimden gayrı hiç kimseyi sevemediğim ve aşkın sadece tutsak etme arzum olduğunu merhametimin köleleştirme güdüsünün ürünü olduğunu müşahede ağırdı dostum. şimdi yüzlerce yerimden yaralı yatıyorum. ama rahatlamış beynim, hafiflemişim. umarım iyi olacak herşey hepimiz için. Varlığına (yokluğuna) müteşekkirim ...
Anlatacak bir şehrim yok doğrusu
şehirsiz haramiyim yine işport/acılar tablasında kesif köşkümün duvarları sermayem gözlerim,yamalı gönlüm yarım yamalak din(i)dar ellerim tutunmuş uçuşan eski sayfalara... Dostum;Çehrene değmiş gülüşleri avuçlarımda biriktiriyorum artık senliliği değil Sensizliği arıyorum prangalı kederim Harputa,Hafıza çekiyor yine... Toprak olmalıyım en adisinden çiğnenmeli cünüp mevzilere zünüb tütsülü gözsularımda dokunaklı bir nota Evvah akşamlarım kırmızı gül demet demet’i çalışıyorum... çalamıyorum pek, zaten dikişlerim tutmuyor iblisoğlu vakitlerime Ademi acziyyetimi sunuyorum başım sumak kokulu öne düşünce Aslında Rahim’den düşünce birahme kaldı yüzüm senelerce ve eşkiya kesildim masum can kırığı irademin melekçelerine... Doğruluyorum hedef hiçlik heplik karkaşasından sıyrılarak kavisli ruhumun engebeli yoluna çıkmamak üzre giriyorum ölülerimi ölülerim gömsünler Hayal/etlerimi Rabbime devrederek Doğruluyorum... (kalpler ancak Allahı anmakla mütmain olur!) |