GÜLÜN KOKUSU
Mecnun Leyla uğruna, çöllerde susuz kaldı
Ferhat Şirin’i için,koca dağları yardı Kerem ile Aslı’nın cismi ateşte yandı ----Eskiden böyle miydi, ’Gülün kokusu vardı’ ----Sevda yürekte yanan,bitmez ateş-i nardı. Zamana yenik düştü,eski ilahi sevda Figan edip ağlayan,yarda kalmamış vefa Meçhule yolcu ettim,ruhuna El Fatiha ----Eskiden böyle miydi’Gülün kokusu vardı’ ----Sevdalar bir ömürlük, yürekte tahtı vardı. Eşime can yoldaşı, evimde bir anaydım Yuvamı ben yapardım, tükenmeyen vefaydım Şefkatimle, sabrımla,her derde bin devaydım ----Eskiden böyle miydi ’Gülün kokusu vardı’ ----Kadın evinde ana,eşe vefalı yar’dı Kimdi bu değerleri yere serip çiğneyen? Sonunda bedbaht olup,gece gündüz inleyen Kadir kıymet bilmeyip,firak sözü dinleyen ----Eskiden böyle miydi ’Gülün kokusu vardı’ ----Büyüğe saygı hürmet, küçüğe sevgi vardı. Şimal nasip almadın,tükenen baharından Son yolcu da gidiyor,ömrünün yollarından İçinden çıkamadın,Dünya’nın yalanından ----Eskiden böyle miydi ’Gülün kokusu vardı ----Dünya yalan olsa da , ikrarda vefa vardı. 19 /09 /2011 ŞİMAL34 İSTANBUL Yürek dizelerime ses olan sevgili Sessiz Peri’ ye teşekkürlerimle..... |
tskler emegıne saglık