İKİ NEFES--- Ağzının kıyısından her öptüğümde Lâl çiçekler açardı ben susardım Eğilirdi ağaçlar ayaklarına hepsi maviydi Ben kalbimi bir kelebeğin kirpiklerine asardım Başındaki bulutlara dokunsam önce ellerin ağlardı Tutup geceyi saçlarına takardım sen susardın Neyim varsa vazgeçerdim senin dışına düşerdim Sana ne çok şaşardım durup badem şekeri gülüşüne Çatlardı gamzelerin eylülde saçılan nar"a benzerdin Hep ben toplardım süpürüp içime yüzünü Avuçlarıma saklardım oradan bakardım gözlerine Bir buğday başağı çiziyorum incecik bileklerine beyaz Gökyüzü soyunuyor çırılçıplak yıldızların gölgesinde Elma yaprakları öpüşüyor rüzgârla, orda mısın ? Ağzımda dağılıyor toran üzümü, dedim ya Eylül Ben hep seni sevmenin dirilişiyim biliyor musun ? Derken kırmızı bir gül açıyor masamda Bir şiiri su diye döküyorum suskun geceme İki nefes çoğaltıyor zamanı Azelya Sana bölünüyorum aşkın ve şefkatin diliyle Uzasa da sesim sessizlikte sesinin şarkısını Dudaklarım kaçak bir şehir firarisi karanfil Ben en çok senin yalnızlığına gizleniyorum Ama sen benden eksilmeden çoğul Düşümde tekil bir cürümsün Azelya Bir tek senin ruhunda evrimleşiyorum... ---- CC_ |
Ağzının kıyısından her öptüğümde
Lâl çiçekler açardı ben susardım
Eğilirdi ağaçlar ayaklarına hepsi maviydi
Ben kalbimi bir kelebeğin kirpiklerine asardım