"HADİ"
önünde eğiliyor bak,maddeye tapınan kokuşmuş bedenler
çirkefliği ayyuka çıkarmış çürümüş beyinler kaldır başını,ac’z içindeki yüzüne bak ne diyor aynalar hayat denen moloz yığınında kemik arar köpekler hadi !!! ne duruyorsun baksana?... düşün hayr’a harcadığın bir saniyen varmı? yoksa uykudamı kalmış tozlanmış ameller? bedelini ödemek içinmi harcandı temiz bedenler? hayat sonsuz değil,değmez ödemeye acı bedeller. hadi !!! ne duruyorsun düşünsene?... çokmu komik geldi aynadaki yüzün? gülüşün bile çirkinleşiyor taptığın hayatın geçici hevesleriyle arkanda bıraktığın, acılara ispiyonladığın sevgiye, gülme! şifasız dertlerin el koyduğu saf,temiz güzelliğe. hadi !!! ne duruyorsun? haykırsana... yüzündemi dondu sahte şen kahkahan? kaçırma gözlerini avuçlarında son kalan bir kaç güzel olandan bir demet gül tutsun narin parmakların,soldurmadan iyice bak ne söylüyor aynadaki aksin? hadi !!! ne duruyorsun derin bir nefes alsana? ne oldu titriyormu köhne barlarda heba olmuş bedenin?, ayazdamı kalmış kokuşmuş hayata secde eden tenin? bir serçenin çırpınışı kadardamı kudretin yok silkinmek için? iyice bak yansımana belki hac’z edilmiş hayatına kefil olur... hadi !!! ne duruyorsun secde etsene? cinnet pazarından hortlamış katillerin sofrasına düğüm olmuş,iğrenç ilişkiler yumağındaki harmana, maneviyatı bitirip tamah ettiğin dünyalığa, durma kapan secdeye,hala yoksa aklın başında... hadi durma !!! artık eğ başını önüne düşün... ferman eylemeden ölüm, kesinleşmeden idamın, geçirilmeden yakasız entari boynuna, asılmadan boynuna seceren, diz çök,yalvar,çıkmaz lekelere inat bu dünyanın. hadi durma !!! aç ellerini semaya... sessizliğin yürek burkan çığlığına düşmeden, har olmuş nefesin gırtlağını yakmadan, akıl boşluğuna düşüp,dimağın felç olmadan, göz yaşların sele kapılsın,önüne katıp götürsün, dumura uğramış,kör bakışların açılır belki. "SEZAİ KONUK" |