Gün Yeryüzüne Parla
Ressam bu kızıllığı dağıt, dönsün artık gün.
Işıldasın şafaklar, kızıllıklar ak olsun ! Soyun, matem rengidir, mor elbiseni yine ! Işıltıları konsun, gününde yüreğine.. Rengini gör, sesini duy, alaca karanlık. Gündüz açılsın hele, zamânlık ve mekânlık, Seyrettim melez günün, kundakta doğumunu; Gündüz gülümset, gülüm göster, güldür yüzünü.. Yeryüzünde bir çalım, gökyüzünde bir tür kur ! Toprağın canı acır, taşın da yüreği var ! Ne diye koşuyorsun, kendi ölümünde kal ! Hey gece horuldanma, derin bir uykuya dal !.. Sönsün isli lambalar, fitil kısılsın artık ! Işıklar der gibi, sen yeryüzü, karşıma çık ! Sürgü açılsın, bir bir kapalı kapılarla ! Işık ışık saçılıp, gün yeryüzüne parla !.. Nisan 2003 Erkan Arslan (c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine aittir. |