Çarşaf
Her yatağın vardır elbet bir öyküsü,
Anılar üşümesin diye çarşafların altında, Çarşaf çarşaf öyküleri… Şehvetin iki damarı vardır, Biri hüzün biri tutkuya akan, Basma o yüzden damarıma, Bulamıyorum o zaman öykülerimin yolunu… Sen o kadın ol ruhumda emzirdiğim, Ve ben, bu sefer de sana anlatayım masallardan çaldığım öyküleri, Ama hep sen uyurken anlatayım, beni sadece düşlerinle duy diye… Sana uçurum ne renktir diye sormayacağım. Ne önem var ki, uçurum tenime böylesine yapışmışken. Bak şöyle yapalım en iyisi , Bu şiire bir korkuluk dikelim, Ucube karamsarlıklar yaklaşamasın diye, Hilkat garibeleri pek bir garip olsunlar diye… Bir dudak zamanı içinde, Sökmelisin derimin altındaki birikmiş fısıltıları, ve bir mektup yap o fısıltılardan, Yastığımın altına sakla, Boynumdan rüyalarıma aksın ılık ılık, Çarşaf çarşaf… Oktay Coşar |
mektup