SAVCI BEY
* Savcı Bey
Yasalara özden saygı duydukça, Suç dolaşır beni bulur savcı bey... Haksızlığın kabuğunu soydukça, Dostlar bile düşman olur savcı bey... Sözlerimi suça teşvik belleme… Hemen tutup nezarete yollama! Memlekette hak bilmez dört dallama, Katilleri ipten alır savcı bey... Son olarak söylüyordum milli marş… Devlet geldi, çektiler bana marş, marş! Motor çekmez, basmayınca kontak, marş Ondan böyle rengim solar savcı bey... Dava etmek isterim o huyum yok… Müştekiyim, mahkemede dayım yok! Egemenlik benim ama sayım yok, Çaresizim, gözüm dolar savcı bey... On yıl önce tutuklandım bilmeden… Davam sürer memleketi bölmeden! Eşi, dostu görebilsem ölmeden, Ailem tüm saç, baş yolar savcı bey... Tüm yasalar benim için çıkıyor… Bu da benim çok canımı sıkıyor! Baştakiler memleketi yıkıyor, Onu da erk benden bilir savcı bey... Telefona, internete bakarak… Evimizi başımıza yıkarak! Bilmediğim yaftaları takarak, Tutulmama âlem güler savcı bey... Nezarette kim var, şöyle bir bakın? Er, başçavuş, albay, paşa... Zil takın! Suç yok ama bulacaklar çok yakın Bu davalar bizi böler savcı bey... Tağyir, ıskat, ilga... Hem de aleni… Bırakmışsın memleketi böleni! Tutmuşsun bu vatan için öleni, Çanlar kimin için çalar savcı bey? Antalya-2011/08 Halil Şakir Taşçıoğlu |
taşı gediği doldurmuş
kara mizahi bir serzeniş
sağlıcakla