Adak
Suskunluğuma ödünç verdim yalnızlığımı /
Kirlenmiş, buruşuk bir zamanımın ücra bir yerinde / Hergün biraz daha fazla ölüyorum sadık çukurumda / Yine de gün ışığı kanatıyor kırılganlıklarımı / Onsuzluk kıpırdıyor /Sensizlik kıpırdıyor /Bizsizlik kıpırdıyor Öpülmemekten yaşlanmış dudaklarım içki kokuyor / Yanıbaşımda kimliğini arayan umutlarım / Alnımda her saniye çoğalan yanılgı izleri / Geceler kutsasın beni / Kutsasın beni geceler / Öyle değildi aslında benim büyülü geçmişim Her gece bir ihtimaldi /Her gündüz bir ihtimal /Her bakış bir ihtimale doğurgan Şimdiye boğazıma kadar bana yabancı cümlelerime battım Neredeyse kelimesizlikten kemikleşecek düşlerim / Neredeyse düşleşecek bensizliğim… Ama / Sen bu aşka şerh koydun Üstelik günler her zamankinden daha ıslakken Üstelik geceler kendinden öylesine uzakken Ama biliyorum aslında Sen o boynuzlu ata hiç binmedin Ama biliyorum Senin sihir dediğin şey Yalnızca gözlerini kapattığın anlardı. Öyle değil işte, Öyle üç dört sözcüğü kurban vererek Adak yapamazsın kalbine Oktay Coşar |