YALNIZLIK YAĞMURU
Yalnızlık yağmuru
açılan gök yağmur sonrası damdan düşüyor şaşırtıcıdır yürüyüşün güzelliği gökkuşağının ezilmiş nar taneleri gibi yüzünde gülüyor suyunda üşüdüğü ellerini düşünüyorum yağmurun ölümsüz duygular saklı yüreğini tutan nisan ayı değil miydi gözlerine yuva kuran masmavi bir kenti canlandıran evinde titrek bir öpücük gibi şimdi zehirden yalnızlık geceleri derin bir bıçak izi bütün renklerini silmiş bir mevsimin yağmuru gibi ufkunda hiçbir yelkenlisi olmayan deniz misali lal kesilmiş dik bayırlar yolcusu mutluluk düşlerin uzun uçuş sonrası bir martı çığlığı kirpiklerine siner temiz bir gölün yüzeyi ruhunun aksi açılan gök yağmur sonrası damdan düşüyor şaşırtıcıdır yürüyüşün güzelliği gökkuşağı ezilmiş nar taneleri gibi yüzünde gülüyor suyunda üşüdüğü ellerini düşünüyorum yağmurun ölümsüz duygular saklı yüreğini tutan nisan ayı değil miydi gözlerine yuva kuran masmavi bir kenti canlandıran evinde titrek bir öpücük gibi şimdi zehirden yalnızlık geceleri derin bir bıçak izi bütün renklerini silmiş bir mevsimin yağmuru gibi ufkunda hiçbir yelkenlisi olmayan deniz misali lal kesilmiş dik bayırlar yolcusu mutluluk düşleri uzun uçuş sonrası bir martı çığlığı kirpiklerine siner temiz bir gölün yüzeyi ruhunun aksi ayaklanıyor duygularım yüreğimin halini anlar yamaçlarında türküler besteleyen sazım şehrin karanlık sisli ilişkilerinden bir gölün yeşiline kaçtım ellerini uzatmasaydın nafile dünyaya esir kalacaktım .. Mustafa kaya 13.07.2011 / Üsküdar |