AĞIT
Bir Rebiyülevvel ve pazartesi,
Bir kamer misali aleme doğdun, Yine aynı ayda bir pazartesi, Maziyi atiyi acıya boğdun. Yüce Dost"a kanatlandın El Emin, Tarifsiz bir hüzne gark oldu âlem. Böyle dert görmedi kubbe ve zemin, Keder iflas etti yüzüstü elem. Sustu Cebrail’in dili dudağı, Artık sağnak sağnak indirmiyor nur. Örümcek terk etti tılsımlı ağı, Garip kaldı izzet haysiyet onur. Bir doğum, bir ölüm yaşandı diye, İkiye bölündü sanki kâinat. Elden ele kapışıldı hediye, Gökte bayram, yerde hüzün ne tezat. Sanki gidişinle görevden düştü, Gelişinle mana kazanan dünya, Arşın sakinleri arza üşüştü, Bir hüzün yurdundan ruh çıkarmaya. Kim teselli eder bizi, şimdi kim? Kim söndürür yanan yüreğimizi? Sendin ana baba sırdaş ve hekim, Sendin yetim, yetim bıraktın bizi. Evvel ve ahirin en er kişisi, Bilal’in lâl, kim getirsin kameti, Her tür mahlûkatın erki dişisi, Firakında gördü ilk kıyameti. Yokluğa süzülen bir yıldız gibi, Latif bir edayla akıp ta gittin, Ey Hak’kın habibi halkın tabibi, Aşkı muhabbeti yakıp ta gittin. Teşrifinle oldun tüm zamanların Can veren kalbine dirilten soluk, Bıraktığın miras bugün ve yarın, Umut akıtacak hep oluk oluk… Sebahattin TÜZÜN |
Latif bir edayla akıp ta gittin,
Ey Hak’kın habibi halkın tabibi,
Aşkı muhabbeti yakıp ta gittin.
GÜZEL GÖNÜLDEN GÜZEL ŞİİR.TEBRİKLER..ESEN KALINIZ..