Bir Türlü
(Önce kendi nefsime)
Şu kısacık ömründe, çeşit- çeşit hale düştü İçindeki çocuğu, ATAMADI bir türlü Her âşık oluşunda, yandı- yandı tutuştu Nadim sözün andını, TUTAMADI bir türlü. Karacoğlan misali, her güzele vuruldu Nerde dergâh gördüyse, başköşeye kuruldu Banazlı Pir Sultan’la, yargılandı, soruldu Söz ağızdan çıkmışsa, YUTAMADI bir türlü. İyi hali dışlandı, kötüleri yuhlandı Acınacak durumu, göstermelik vahlandı Nefis denen şerefsiz, kişnedikçe şahlandı İçindeki Şeytan’ı, ATAMADI bir türlü. Güzellikler demeti, sunulmuşken hediye Sırtını hep yasladı, ya ağaya, ya beye Garibe umut verip, yarın doğarım diye Güneş gibi gülerek, BATAMADI bir türlü. Kim haklı, kimler haksız, kendi kendine sordu Yaptığını inkârla, yeminler edip durdu Gördüğü şer rüyayı, hayırdır diye yordu Gerçeğin gölgesinde, YATAMADI bir türlü. Yahu Necati dedim, kendine gel ne olur Eden biçer ektiğini, hak eden mutlak bulur Sel gider yatağında, yalçın kayalar kalır Şu yalancı dünyayı, SATAMADI bir türlü. 13.06.2011 Necati OCAKCI |