Beni Açıkla Kardeşim
Ömer Sezer’e...
Beni açıkla kardeşim Gözlerimdeki madenleri ve dışımdaki çorak uğultuyu Beni açıkla kardeşim Annemin beni doğurmasından sonra kaç kez daha doğduğumu?... Beni açıkla kardeşim Rüyalarım neden hep Doğu? *** Beni bir sınıfı bile olmayanların çelişkisiyle açıkla ama elimin tersiyle anlat bunu ve Kalbimin tersiyle… (Çünkü ben girmiyorum kavgalara düşmanı yenmek için bile) Beni açıkla kardeşim Babamın bembeyaz saçlarıyla Çünkü onun secdelere omuz veren iffeti ve dizleri… En çok bizimle oydu rahmini yaşamın… Kurşun dökerlerdi dudaklarımıza bizim teyzeler Dikkatli konuşurduk, bilirdik ki Allah’ındı kelimeler Şimdi tüm kelimelerle anladım Mü’min olunmayacağını Kelimelerden de öte bir dili var aşkın İşte biz o dille susardık ki susmak o zamanlar cesurların işiydi Biz sürüldük ikliminden yiğitliğin Sürüldük dengeler adına Beni açıkla kardeşim Evlerimizin tüten son bacılarıyla açıkla! Kime gittiysem çocukluğumla oynuyor çocukları, ben hep sevimli adam… ”Bir daha uğra bak çok kırılırız”’ların adına bir daha uğramıyorum ve kimseler de kırılmıyor. Çoğu intiba boşuna… Söylüyorum hep: "İlgilenmeyin bu kadar!" Çünkü kimse derdimiz değil. Birilerinin dertlerini giyinerek kaçıyoruz kendi çıplaklığımızdan Onlar da olmasa kimle oyalanacağız? Beni açıkla kardeşim Bir gül gibi değil bir diken gibi dik beni Nasıl olsa kimse dikenlere bağlamıyor bülbülleri! Bir şey olduğumu söyle Söyle ki bir yolum olduğunu bileyim Ayrıldıklarımı bulayım bir bir Toplayayım kendimi, döneyim baba ocağıma Beni açıkla kardeşim Her tarafım fason, tezgah, parti mal Her tarafım çalınmış mesai Her tarafım sensin biraz, Her tarafım: Ömer!... Her tarafım… Sezer, isyan’ı… Ömer, s/eziyor musun İsyanımı! Seziyor musun gözlerimin olmadığını… Bakmadan yaşadığımı… Yaşamak ne demek kardeşim? Bu kadar toplumduk madem? Neden İnsanları gömdüler kitlelere? Sen hala yeminlerini tutuyor musun kardeşim? Sen hala su içiyor musun başkalarının ellerinden? Pet şişeler gibi aziz ol öyleyse İçi boşalınca belediye geri dönüştürür, üç taşeron yudumla İlk yudumunu dağlar için iç kardeşim İkinci yudumunu kentler için Üçüncü yudumunu kinimizin şerefine… Beni açıkla kardeşim İnsan insanın piyasası nasıl olsa Artık bizi kandırsınlar diye oy veriyoruz Verdikleri sözleri tutmasın diye hükümetler Ben mesela, kimim biliyor musun? Devletin verdiği numarayım Bozdur bozdur örgütle beni kardeşim Örgütlenmek artık harcanmak nasıl olsa Kahrolsun ezilenlerin çığlığı… Ezilmeden gık demeyenlere gelsin sıradaki ihanet Ezilince herkes devrimcidir biraz da nasıl olsa?! Ücretsiz download’la beni Rabbin katından “Yeryüzü insana wc kılındı artık” diyorum, “tövbe haşa!” diyorlar. Benim ki: şeyinden haberi olmayan insanların gözünden bakmak hayata biraz da… Kim demiş ‘gıybet kötüdür’ diye Artık herkes birbirinin iyiliği için yapıyor dedikoduyu(!) İntihar bile marketing artık, pazarı var. Geberseler adam sanacağız; dua edeceğiz belki de Bunlar nasıl bir şehvetle hayata bağlılar böyle kardeşim? Bunlara bulaşınca nasıl da dostluklar asar kendini ellerimde? Açıkla beni kardeşim Uzaklara gideceğim. Bir tefsirimi yap. Kendimi okumadan ah ben ne kitaplar okuduysam Kendimi sevmeden ah ben kimlere vurulduysam Kendimi tanımadan ah ben kimlerin kapısında…? Olmuyor be kardeşim… Yakışmıyorum ben bu dünyaya Ölsem de çürüyorum. Yaşasam da… Çürüyene kadar yürümeli öyleyse… Geçmeli tüm köylerden bir bir… Kendi dilimi unutana kadar öğrenmeli tüm dilleri Ah ben karıştırmalıyım hangi halktan olduğumu… Benzime dönmeli Allah küllerce… Nasıl olsa yanmakla başlamıyor muydu bu hikaye? Ah kardeşim… Ayrı ayrı kapılardan girdim, ruhuma. Aradım beni.seni.onu.bizi.sizi.onları… Yoktum.Yoktun.Yoktu.Yoktuk.Yoktunuz.Yoktular. Ümitsizim şimdi ta Allah’ına kadar “Ümidini kesme Kafir olursun” diyorlar Peki ya kafirler ümidini bağlarsa Mümin mi olurlar? Mü’min olduğumdan haberim bile olmayacak kadar dağılmak istiyorum. Dağılmak çünkü: Toplandıkça Münafık, topladıkça Kenz oluyor bu hayat! Dağılmak çünkü: Toplandıkça İns, Topladıkça Cin Beni açıkla kardeşim Uzun zamandır yaşamadığımı söyle… Yeryüzündeki bütün adresleri elimle tutuştur. Herkese gidecek bir yolcunun aslında kimseye gidemeyeceğini anlat bana Ne olur ikna et beni. Söyle: Halâ Yaşamalı mıyım? Bu kadar bahar ne’ mize gerek kardeşim? Bunca gelin neyin kınası? Ben kimin nişanlısıyım gözüm? Neden siy/ahlar içindeyim böyle? *** Kayıpkentli |
HArika 'yine'
Tebrikler :)