MARTI GÜZELİ
Martı güzeli,
Konmuş da karşı bacaya; Süzüyor,ateş atıyor , Gönlümdeki külü kalmış ocağa . Bir de kaderini okutuyor, Deryaların kahini Moralı Hoca’ya... Ey Martı Güzeli ! Falında ben çıkıyorum , Kehanetlerde ben varım. Gitme uzaklara... Soğuk ve karanlık gecelerin fenerini , Sana , ancak; ben yakarım.... Hey !Akgerdanlı Vakur Prenses !!! Koy kanadını omzuma , Adımı şakı nefes nefes ... Bu pencereyi senin için açtım. Hatıralarımın en parlak yayla pınarlarını , Aşkında kuruttum ve unuttum... Şu oynak denizin kahrını , Dalgaların bitmez tükenmez tehdidini , Uğruna tesbih gibi dizdim , kutsal ahdime . Haydi bir göz kırp, Bir de benim için öt... Kudurmuş denizin dalgalarına, Kanat verduğun güne selam olsun. Bozkırlara adım adım saçtığım gençliğime , Tütün destesi gibi küflenen ömrüme de selam olsun. Sen varsın ya karşımda , Beni komşu seçip oturmuşsunya yan apartmanın çatısına, Marmaris’in , Paris’in güzelleri yerinde dursun. Sen varsın ya karşımda ; Beni komşu seçip oturmuşsun ya yan apartmanın çatısına , Nerde geçti gençliğim , Hangi yeşil gözlü sarışın ihanet etti , İlk günahı kimin tarlasına ektim , Yok önemi sormuyorum, aramıyorum. aldırmıyorum. Nerde geçti gençliğim ? Hangi yeşil gözlü dilber namusumu sattı, Uğruna, hepsini, affettim gitti... Beni Havvaların aşk batağından senin safbeyazın çekti. Hiç birini aramıyorum , sormuyorum, umursamıyorum.... |
yazan yürek sesine selam olsun