* Gam Kervanı *Işıkları yakıp da söndürme, karanlıklar titiriyor yelende "gör yüzümü!"sallansın fenerin, saçlarımı tarayan ışığında. Daha kaç suçsuzu vuracaksın alnından? yüreğimde kurşun izi, duygularım kabarık çek ellerini ayrılıkçı köpüklerden yorgunum, gökleri göğsümde taşımaktan dağınık bir adres tarifidir adım hatıranı bu şehrin en yaşlı ağacına astım ben ayrılyorum bu kentten soysuz bir gönül borcuydu, bekleyişlerim yine de zoruma gidiyor, bu çelimsiz, özensizmenin ayak izleri. Bu şehrin sokakları, gam kervanı geceler tenha, öpüşler korkak faytonlar geçerken, ürküyor sarı asmalar melez keşkelerdeyim, gel deme bana şimdi, körfez’in rüzgârıyla uyanan yoksul bir çocuk gibiyim kordonboyunda, bir akasya’nın gölgesinde denizi seyrediyorum. Bu gece tek başına bir meyhanedeyim içiyorum delice, affet beni yaşamak; kederlerden uzak olmak istiyorum menekşe çiçekleri istiyorum, en morundan biraz evel Kaptan’la konuştum en güzel limanlara, en güzel gemilere, yolcu olmak istiyorum selam, sonsuzluğun en uzak yıldızından selam, senelerce sevdam dediğim, selam, senelerce dolaşıp ve gezdiğim ötelerden bana adının ayrılık olduğunu söylememiştin dinliyorum, hadi, anlat şimdi. Nuri Dağdelen Özdere-İzmir 7/5/2011 Saat:23.18 |
Bak!
Özlüyorum papatyalara sövmediğim günlerimi.
Dokunmayın bana !
Sakın dokunmayın!
Gökyüzüne demir parmaklıklar giydirdim diye
Ellere küsmüş yankısı bu
Avaz avaz loş ışıklarda yuva kurmaya çalışan öksüzlüğümün
YASEMİN CANAN...
Ne güzel bir yürek sesi usta kalemin bahara açılan kapısında sesi sözü emeği yürekten kutluyorum saygımla ...