KÜÇÜK ADIMLAR
Küçük adımlar...
sabahın çiğ taneleri, süzülüyor araba camlarından... Nefesim duman gibi, buhar gibi... Kediler uykuda galiba... Kuşlardan da ses seda yok... Biraz rüzgar, biraz da ağaçlardan gelen, Sessizlik vurgusu gibi hırıltı! Küçük adımlar... Kalp ritmim parmak uçlarımda.. Kimsesizliği üzüyor sokakların; Sıcağımı bağışlıyorum.... Nereye kadar, Ne zamana kadar, Ne kadar yürüyeceğime karışan yok... Bekleyenimin olmadığı gibi.. Küçük adımlar! Üşüyen ellerim ceplerimde mülteci.. Ne kadar darmış sokaklar, Yokuşlar ne kadar yorucu... Işıksız sokaklardan geçerken ürküyorum.. Ama geri dönmeye cesaretim yok...! Küçük adımlar... Adımlarımı sayıyorum bi müddet.. Binleri aşınca vazgeçiyorum... Üç beş sokak öteden geçen bi araba sesi... Yine sessizlik... Kumsala uzanan bir dalga gibi... Ve yeni bir tecrübe; Üşürken de terliyormuş insan... Küçük adımlar.... Evlerin ışıkları yanmaya başladı.. Artık kara değil gökyüzü... Araba sessleri sıklaşıyor.. Kuşlar da tek tük ötmeye başladı... Kedilere sıra geldi.. Hayat ses vermeye başlayınca; Ağaçlar nasılda sustu... Küçük adımlar... Eve dönmeli artık... Yatağa ilişmeli kıyısından.. Bir bardak su içmeden asla uyumam... Küçük Adımlar! Yaşanmamış sayılası bir gece... Yaşamamış sayılan adamdan kalan... Yaşanmamış sayılacak ömüre iliştirildi! |