Sürgün
Kıyısında değilim ki yaşamın, yaşam benim kıyılarımda can çekişiyor.
Kabaran dev dalgalar gibi yükselen bir girdabın en dip karanlıkları gibi kendi içimde yükseliyorum. Bulutlar gibi mağrur, yağmur kadar masum bir noktada gözlerim. Kalbim özgür… Ama öyle bir acı ki, derin bir kesikle kıyılarıma vurdukça tuzla buz oluyorum. Derdine düştüğüm gözyaşlarım değil. Derdine düştüğüm hıçkırıklarım değil. Hiç utanmadım, en masum haliydi gözlerimdeki kızarıklıkların. Derdine düştüğüm derde düşüren bir sürgün. |