ÇÖKÜNTÜDoğasına aykırı, mevsimsiz açan gülden; Sıdkım sıyrılmasın da söyle daha ne olsun! Aşkı oynaş zanneden, şu hovarda gönülden! Sıdkım sıyrılmasın da söyle daha ne olsun! Akortsuz saz çalarsa her biri ayrı telden Kulaklar tırmalanır; huzur gider genelden Dostluğa uzanmayıp düşman olan bir elden Sıdkım sıyrılmasın da söyle daha ne olsun! Dara değil, genişe; uzanan eli boldan! Hâlden anlamaz erkten, güvensiz karakoldan! Belânın yolcusundan, sonu olmayan yoldan! Sıdkım sıyrılmasın da söyle daha ne olsun! Şükür bilmeyen dilden, Hakk’ına asi kuldan Kandili kör hocadan ilim vermez okuldan Nefsine boyun eğen sözüm ona akıldan Sıdkım sıyrılmasın da söyle daha ne olsun! Adalet denizinde ıslanmayan adilden! Merhamet beklenir mi halkına yaban ilden? Tedhiş, tahrik, çirkefe… hülâsa, bu kabilden Sıdkım sıyrılmasın da söyle daha ne olsun! 21.04.2011 16.42 Salih ERDEM / AYDIN |
Hâlden anlamaz erkten, güvensiz karakoldan!
Belânın yolcusundan, sonu olmayan yoldan!
Sıdkım sıyrılmasın da söyle daha ne olsun!
Gönül sesinizi harika bir hece şiirine dökmüşsünüz.
Beğeniyle okudum.kutluyorum.selamlar.