HAYAT DOLU İSTANBUL
Nazlanarak yatarsın Marmara’nın koynunda,
Yedi Tepe üstünde iki deniz suyunda. İnciden bir gerdanlık sedef gibi boynunda. Cihana merkez olmak yatar senin huyunda. Hisarların,surların Çamlıca’da yelinle, Beylerbeyi Sarayı Boğaz’daki yalınla, Göklerden ulaştıran iki hava yolunla, Sar sarmala bırakma, beni de bir kolunla. Göklere yükselirken Sinan’ın eserleri, Bağrında yatırırsın isimsiz neferleri, Alamaz elimizden tüm haçlı seferleri. Silahımız olmasa çekeriz keserleri. Senede bir gün olsun koşup,yürüyüp yaya, Eller uzanıverir gümüşten bir kupaya, Herkes katılmak ister,ortak olmak bu paya, Boğaziçi’nden geçip,ulaşmak Avrupa’ya. Galata’yı denizden Kızkulesi pek süzer. Senden uzakta olmak sevenlerini üzer. İDO’nun vapurları kuğular gibi yüzer. Sultanahmet’i her gün bir insan seli gezer. Sevda Tepe’nde içtim sevdiğimle bir bade, Haliç’ten salınarak Eyüp’e dek piyade. Piyer Loti’de yorgun sunulur kahve sade Keyif bittikten sonra teşekkürle müsade. Adalar’da faytondur ulaşımın adresi. Emirgan’da Bebek’te gazinoların sesi. Layıksın övülmeye hayalimin beldesi. İstanbul! Büyülersin,seni gören herkesi. Yağmurunun altında sevdalılar ıslanır. Aşığından ayrılan yamacına yaslanır. Uzun zaman görmezsem deli gönlüm paslanır. Hasret kalan yüreğim mehtabında uslanır. |
sağlıcakla kalın