KIYMETİNİ BİLDİN Mİ
Tapduk kapısı arayan yunus gibi dağ dağ gezersin.
Buğday istersin, HÛ veren kulun kıymetini bildin mi? Güya kadife tenli bir gül olmuşsun, bağ bağ gezersin. Dikeninle incittin, bülbülün kıymetini bildin mi? Pusulan şaşmış, sağa niyetlenir de sola gidersin. Kulaç atıp çırpınır, kıyıya değil, göle gidersin. Seraplar görürsün, su diye ha bire çöle gidersin. Dost seni yolda bekler, o yolun kıymetini bildin mi? Çiçeği yere serdin, özünde bir damla bal koymadın. Bir çürük meyve için kırdın, ağaçlarda dal koymadın. Çabalayıp yoruldun sonunda, kendinde hal koymadın. Ballı çiçeğin, meyveli dalın kıymetini bildin mi? Ateş söndüğü vakit kapı kapı gezip köz istedin. Gördüğüne kanmadın, dağ ardını gören göz istedin. Bir nazarı yeterdi, yâr dilinden her dem söz istedin. Kucak açıp "Gel, gel" diyen kulun kıymetini bildin mi? Balık gibi ummanlara dalıp yüzmek mi muradın? Kuşlar gibi uçarak alemleri gezmek mi muradın? Levh-i mahfuzu açıp da yeniden yazmak mı muradın? Alemi okuyup, yazan elin kıymetini bildin mi? Bir şarkı söyler durursun, başı hicaz, sonu ıraktır. Sesini duyurmaya çalıştığın yer sana uzaktır. Yaklaşıp söylemek istersin, bastığın her yer tuzaktır. Aşkla âh edip yâr diyen dilin kıymetini bildin mi? Ritmi bozulmuş kalbinin ; taş kesilmiş vücudun, donmuş. Düşünmez olmuş zihnin; kalmamış gözünün nuru, sönmüş. Hak yolunda melekken hâlin, şimdi bir şeytana dönmüş. Titreyerek âh eden o hâlin kıymetini bildin mi? Ahmet YAMAN |
Gördüğüne kanmadın, dağ ardını gören göz istedin.
Bir nazarı yeterdi, yâr dilinden her dem söz istedin.
Kucak açıp "Gel, gel" diyen kulun kıymetini bildin mi?
Kutlarım şairim,yüregine sağlık.
Saygılarımla...