KARDAN KADIN MASALLARI
---
Ne hain tuzaktı yüzük parmağın beyaz magma miva Bir rüzgârdık çarpardık haddine deniz mavisi şiirleri Yağmur başlardı göğe bakınca siyah mor kızıl yeşili Birden gece olurdu pencereyi kapatınca tanrı yalnızlığına Çözülürdü Ay ipinde yalan öpüşler içinde Cebimde unutulmuş eski bir aşk kendine bölünmüş Metafizik Yanılmadın Anne, beni doğururken bir şair gibi öleceğimi--- Kırılmış aynaların yüzünde derin çizgiler büyütürdüm Aşk süsü verilmiş elma şekeriydi hep yalan söylerdi sevdiğim Siyah saçları vardı anımsıyorum nefti el izleri sırtımda Ben gurbettim o sürgündü kanayan gözlerle bakardım Masal kuşuna inanırdık kader mukadderdi varoluşlarda Ben sonkişottum çünkü aşka inanırdım kesintisiz Buğulu bir acıydım dizlerimde beynime orantısız döngü Bütün kuşların elleri vardı (emro emro deyndaro) Anıları satarak çürüyecek bir embryo kalbiyim Başka sabahlara gidiyorum kovuldum geceden siyah Çırılçıplak ağlayarak ve kusarak Bakmıyordu hiç kimse orda değilim çünkü Yahu ne kadar çok öldüm sahiden Islak gözlerde saklanan heterodoks mabet Beni çoktan unuttuk ah yalnız öleceğim Küfle dolaşıyorum dünyanın ekseninde Bir masalın kadın rahibesiydin Sübyan cesetleri yatardı başucunda Bütün bildiğin duaları cin ritüeliyle Zehirli bir yılanındin Âdemdim- Havva- ateşle yıkardı ağzını her öpüşünde Hera Kalbinin katranına düşen her şiirimde Zehirledin bütün sevgileri biliyor musun bir kitabın son sayfaları artık okunan Az sonra ölecek Hektor--- CC_ |
tebrikler