Kardeşim'e-1
Gözlerinde sevdanın ocakları tüterdi
Ilıman bir mevsimdi kahverengi bakışın Ne yağmurlar tutardım senden önce ne bulutlara eyvallahım vardı. Sadece sırılsıklam olmuş bir dünya... Baştan aşağı yıkanmış gözlerim. Ben ağlamayı bulutlardan öğrendim. Ey sevgili... Aç bana kollarını ağu olsun gözyaşların ben de içip öleyim. Sıcak ellerinde bulduğum merhamet yitti bir anda. Yitti bir anda gülüşlerindeki kalbime işleyen bakışlar. Ne ses duyulur artık dilinden , kalbinden... Ne de beni uyandıran haykırışlar. Ben zannederdim kardeşler Fatihalar gönderir ağabeylerine... Ve ağabeyleri için alırlar Kur’anı kabristanda o güzel ellerine... Ben zannederdim kardeşler sarılır ağabeylerinin öksüzlerine. Şimdi su sessiz.. Hava buz... Kardeşim... Kardeşim demiştin ki... "Aslında birer ruh’uz." Bir anda ebedi ayrılık mı olurmuş.. Bir anda terk edilir mi sevgililer... Bir an..sadece bir an... Böyle dururmuş her can taşıyan için zaman. Ey gözlerinde acılar büyüttüğüm kardeş... Ey ellerinde selamlar kundakladığım... Gece yatağının kenarında kirpiklerini seyrederken, gözlerimle sevdiğim... Bu benim bir tanem bu benim hayatı sevemeyen kardeşim dediğim... Hani sen...Bütün organlar birbirine bağlı bir tek kalp sanki direkt Allah’a bağlı derken... Ve gamzelerinde Kabe’nin duvarları süzülürken... Uhud’a gidiyordun sanki nefes nefese heyecanlarınla o günleri anlatırken. Şimdi duaların kaldı aklımın bir köşesinde... "Allah her şeyin hayırlısını versin" dediğin... "Yaşamanın da hayırlısını..." "Ölümün de hayırlısını..." "Sevmenin de..." Kardeşim... Kardeşim... Bak sana dua ediyor öz kardeşlerin... Küçük Tahir seni bekliyor hala... Hakan Taş en komik sözleri biriktirdi boğazında... Ammar abi birden çıkıp gelecekmişsin gibi kapıları gözlüyor Ammar abi yirmibeş yıllık kardeşini özlüyor... ... Hüseyin yerinde duramıyor bildiğin gibi... Cumali "kardeşim gitti " diyor kardeşlerine. Muhammed en ince günlerinden kalan resimlerle geziyor... Sivaslı’dır ama hala on numaradır Akif... Bir başkadır değil mi Engin ve Cafer Doğan. Enes Çeçen destanlarıyla ağlıyor ardından... Hani helva kokusu geliyordu burnuna Hikmet abiyi her gördüğünde... Boğazında hıçkırıklar düğümlendi... Hikmet abi yiyemedi helvandan.... Eflatun hüzünlerle açıyor perdelerini sinema salonu... Aşkın ve Recep bir mahzun... Bir de görmelisin "Fragman" ı sana yediren Şenol’u... Murat’ın rengi daha esmer gibi.. İsmail seni düşününce önce gülüyor... Sonra başını yere eğip göz yaşlarıyla oynuyor. İzzet mahzun... Kia İbrahim seni elleriyle kabrine yatırırken “Ayrılık kardeşim” diyordu…”Ayrılık olur mu bu kadar erken” Özkan yarım kalan planları kafasından silecek... Maruf abi’ye kim takılacak bundan sonra. Cemal abiye canını verecektin unutma. Bekir... Onun acısı bir başka derindir.. Cemil yarendir... Cemilin yarısı senden yarısı kendindendir. Kardeşim... Bünyamin “kardeştir” demiştin Son gece son sohbet ve son bakışların Nas kardeşler Has kardeşler demiştin.. Gözyaşlarından dökülüyor "ağabeyim " dediğin Bahattin Yıldız... "Onu çok kıskandım " dediğin Mavi Marmaradaki Şehid Furkan Doğan. Filistinli şehit çocuklarla oynuyorsundur el ele gülerek. Afganlı yetimler koyu yeşil ufka bakıyorlar üzülerek. Bir Afrikalı cılız çocuğu kucaklamışsındır belki de. Kalbin çarpıyor mu hala heyecanla göğsüne vurduğu gibi Kabe’de. Fesih Ağabey... ve senin gün ışığı dostların. Sana kucak dolusu dualarla geldiler. Küçücük odamızda üst üste dizildiler. Kabrine bembeyaz yumuşacık karlar düştü... Menekşelerini okşadım ellerimle toprak üşüdü.. Gözyaşlarıyla kardeş oldu gökten düşen damlalar Toprağında canlandı en eski hatıralar. Kapılarda bekleyen esmer çocuklar vardı Murat Doğan her zaman tebessümle bakardı. Kardeşim… Zaman geçti her şey büyüdü gitti. Yadigâr teyzenin Tahir’in bakılmıyor gözlerine Çocuk gibi ağlıyor kardeşi ölmüş gibi. Hala senden anılar yapışmış üzerine... Kardeşim... Şimdi bütün acıların birer birer sönmüştür... Omzumda gezdirdiğim günlerin düşüyor aklıma... Omzumda seni yollarken ebediyyete.. İnşaallah o derin merakın hayrete ve hayranlığa dönmüştür..... İnşaallah koşmuşsundur Adn cennetine.. Hani altından nehirler akan o muhteşem yer.. Hani buluşacak ya orada bütün müminler... Kardeşim... Bir ders verdi ki senin yolculuğunda hakiki kardeşlerin... Muhacirlerin ve Ensarilerin kardeşlik günlerinden kalma... O saadet zamanlarının aynı tadında... Gidişin bir terbiye miras bıraktı bizlere... Gidişin sadece gözyaşı ve acı değil... Bir uyanış oldu gaflete dalmış gönüllere... Şimdi gündüzler hüzün Akşamlar mahzun bize İlkbaharda sensizlik düşer yüreğimize Sonbahar gülüşünü çalarken elimizden Fatihalar dökülür biçare dilimizden. |
o gün
sonra bugün
hatta adını her andığımda o acıyla geliyorsun aklıma
sana bakarken onun o güzel yüzü geliyor gözlerimin önüne
ne kadar temiz bir yüzü var onun
mekanı cennet olsun
dua ile...