GİDİYORUM,ELVEDA DEMEDENBen gözlerine gözlerimi dikerek sana gözlerimle destanlar anlatırken, sen gözlerini gözlerimden kaçırarak acı sözlerinle gözlerimi ağlattın. İşte aramızdaki fark. Öyle doluyum ki bu gün saçımın teline kadar gerginim, Al senin olsun ne istediysen benden, itibarım kalmasa da olur. Artık buralardan gidiyorum. Barındığım bu ev,oturduğum şu bahçe yürüdüğüm sokaklar bu koca şehir sende kalsın. Evimi barkımı yakıp külleri rüzgara savurup giderim. Yüzüne bakmadan elveda demeden sana dünyayı deprem misali başına yıkar giderim. Mağrur başım eğmedim diye sığdıramadın fazla geldim sana, içine oturacak gözlerine sonkez bakıp elveda demeden gidişim. Ardımdan öylece bakacaksın dilin damağın kuruyacak,ağlayamayacaksın. Titreyecek dizlerin dermansız kalacaksın saçlarını yolacaksın ardımdan. Ufukta kaybolana kadar gözlerini gittiğim yollardan ayıramayacaksın. Ah edeceksin ardımdan lanetler yağdıracaksın, benden kalan resimleri yakıp hatıraları silmek isteyeceksin, Nereye dönsen hep benle karşılaşacaksın, yanında olmayacağım ızdırapta kalacaksın. Sitemler içinde yüreğin ağlayacak Bir elvedaya hasret kalacaksın. Gururumu kaldırımlardan toplayıp ayaklar altından sıyrılarak yüreğimdeki yarayla elveda demeye gerek duymadan , yarım kalan herşeye kahrederek günahımla sevabımla gidiyorum, bu sana son sözümdür ey vefadan yoksun kadın, sende hatıra kalsın benden aldığın yıllar, aklına geldikçe eserinle övünürsün , anlatacak hikayelerin olsun. hiç kimseye hakkımı helal etmeden elimi eteğimi çekip gidiyorum. Mehmet Zafer |