DÜRR_İ YEGÂNE
âtiye dalmış gözlerde kurudu hayat
bugünü bir kuşun kanadına bağlamıştı zaman dünün ise esamesi okunmuyordu .............................................................................. lacivertte yarım kalmış gecenin ardından okunmuştu ezanım adımı koyanları minnetimde sakladım hep heybemde biriktirdiğim işvebaz kelimelerim şakıyordu sana sense çocuksu gözlerle gülüyordun yübûsetime mutat kışlar yaşıyordu ömürler evler sobasız sobalar kestanesiz kalmıştı tıpkı insanların yüreksiz yüreklerin ise sevgisiz kalışı gibi bende ise sen vardın önce yüreğimi bulup getirdin biyerlerden sarıp sarmaladın bilmediğim cümlelerle sonra göğsünde ısıtıp nabız verdin sevgime artık rayihaya bulanmış tenindi huzurum ıslak öpüşlerinde azalttım kederimi ziyalar yaktın önüme ziyadesiyle bense bir lale kadar mağrur saçlarımı savurduğum rüzgarlar kadarım sevginde işte öyle özgür işte öyle uysal işte öyle deli kimi demlerde şimdi gümanındakileri al gelde ve bil baharım her mevsimde ............................................. kadının omuzlarında dindi adamın fırtınası ve bu hüzünden akan son gözyaşı şimdi gülmekten ağlama zamanı... |
kutlarım