Çatıdaki kadın
Çatıdaki Kadın
Gökten ağlayarak inen Bulutları çekmiş kendine Üstünde kül rengi Hoyratca giyilmiş elbisesi Düşünceler kapkara sorgulanmamış fiillerde Bakışlar durmuş Selam yok Üstünden geçip giden göçmen kuşa... Çatıdaki kadın Karşıda boğazın bakımsız yosmaları Süzer aceleci gözlerle Atladı atlayacak ruhsuz sözlere, Altta mahşeri kalabalık Kömürle çizilmiş gözleriyle Öyle eğreti Öylesine karşı kuvvet Sanki firavunlar toplanmış Mumyalarından çıkmış nefret sözler... Bir adım daha atıyor çatıdaki kadın Beynimde tisunami korkuları Unutmuş hissetmeyi kadın Bir ben varım korkan Bir de çatının son mozaikleri... Bir bakış atıyor meydana İnsan dediklerim yaratıklar Dize dize marş marş Bir intihara davetiye çıkartıyor yukarıya Kirli ellerimi uzatıyorum Bakışlarım güneş rengi... Sarıgül kokusu Süzüyor beni Çam çırası isli ifadelerle Susmuş dudakları Gözleri anlatıyor , yaşamak lazım Kıpırdatıyor parmaklarını Güneşe doğru Ve elleri elimde buz gibi Yanıyor avuçlarımda Biz ölmedik Ölmedi son insan daha... |