DÜŞLERİM SUÇLU........SENİ SORDU
düş yastığında çileli serim
çok uzaklardan duyuyorum çığlık, çığlık sesin göremiyorum lakin içimde yatıyor yüreğimin hain saldırışı hatırlatıyor seni beynim el ense edince geceyle farklı olansa öfkem bir dev kadar ben dağları yıksam yutsam sonra huzurumu yıkar ellerim anla şenliğe savaş açmaz hiç kimse yani Bu devride aşk için ölmek bir şey değil gölgemin elinde can alıcı var tez yaşadığım hayat yüzleşmeli sen ile barış sözcükleri süslensin bu şehir bu baş belası küskünlüğümün aynasın da namlu gibi şakağımda yalnızlığımın deryasın da sorsam ki ne fayda adresin beli değil halen aynı evde misin? veresiye ekmek alıyor musun bakkaldan veresiye mektup gönderilmez biliyorsun bir var ki komşu çocukları gönüllüdür hep sevda mektuplarını taşımaya bir değişmeyen odur belki de hiç cevap vermiyorsun öyle hırçın bir deryadasın ki bana karışı dümen kırmıyorsun bir hayalsin yanlışlıkla hatırlarımıza el atmışım zaten buzları çözülmeyen kar dağları yürekliydin düş tipisinde olan benim bu nefretim benim bakış açım benim hırçınlığım sadece bir huzur bulamadım ne dışarıda nede evde sadece içimde ezdim aşk acısını iki diş anı koyarak hepsi o kadar................................................................... |
dizeler sonsuz bir hızla akmış
yürekten kutlarım