ASIRLIK ZEHİR GİBİ
hayallerimi uzak bir zamana gönderdim
bilmediğin şekilde hisli bir yalnızlıktayım hep gecelere yakalanırım bu yüzden ayaktayım iki büklüm elimde şarap şişesi sanma ki uyumuşum ben gözlerimi ileriyi görmek için açıyorum yüreğimde tuaf bir ağırı yoksun hep sen verdin acıları elime mizacında can alıcı olduğunu da söyleyecektin yalnızlıkla dalaşan bedensel yaralar vız gelir gerçi sende biliyordun ruhtaki yaralın hiç iyileşmediğini şimdiden pişman sana hasret olacağımdan dizlerimi dövüp duruyorum. en büyük yenilgim her yerde benimle bu yılgınlığı yaşamak bile yeter aslında yere serilmek bu kadar dokunmazdı bana asırlık zehir gibi kanımdasın ruhum isyan kargaşasında sabaha iki üç satırım dinç çıkarken yorgunluk yüreğimde keyfi kahvesini yudumlar his etmiyorum tavında dövülmüş demir gibi kendimi hayat ne garip sanki şu bozuk hava beni anlıyor bense sesiz yağsam o gürültü ile ağlıyor sınırlı düşlerim huzur kemiriyor cıvıl, cıvıl bahar dallarından anlıyorum seni mevsim tekrar geliyor sana açık mavi oluyor bulutlar bir açılıp bir kapanıyor biraz soğuk algınlığı birkaç nazdan öksür oluyor geçmiş olsun nefes almayan hayalimin hayalindeki yar .............................ellerimi ceplerimde ısıtırım ellerini tutmak için ......................................ellerini tutamasam bile varoluşunu avuçlarımdan tutarım.............................. TABLO .RESAM ŞAİR AYNUR AKINA AİTİR............TEŞEKÜR EDERİM ARKADAŞIMA EMEĞİNE SAGLIK...... |
yere serilmek bu kadar dokunmazdı bana
asırlık zehir gibi kanımdasın ruhum isyan kargaşasında