DALAVERE...
Çocukluğu
Çamurdan oyuncaklarla geçti Gençliği bir pişmiş külde Alnında kederli birkaç çizgi… İşte her şey orda gizliydi Sevdası imkasızlık dağlarıydı Sevince doymamış gözleri Ten altında tatlı düşler yoğururdu Hayatı bu düşlerde gizliydi Bir gün çok sevdi, adam gibi sevdi El-yar aman vermedi Dağlara, dağlara koştu Her nedensellik bir bahane oldu Kavgası “yanlışadır” dediler Bir kırık gramafon’da Bir yaslı türkü duymuştu Eski kentin yosunlu bir sokağında Hüzne daldı, ağladı… Sanki yağmur yağdıydı Ardında mavi şimşekler çakarken… Şimdi en tanımsız şarkılarda Arar durur bir sevmenin kirli ardını Uğruna tükettiği naçar yüreğini Kana buladı Kabuk bağlanmaz yarasını da Kandırmanın “bilmek” Satmanın “hayat gereğinden” Vurmanın “erk” saymak; Bedelinin bilimsel tanımı olmadığı Bir dünyada yaşamak ne korkunçtur Sonra bir uçurumda Dipsiz yerdeki noktaya daldı Siluetini arar gibiydi Anladık ki dünya güzel Lakin insanlar dalavereymiş … Göz erimin başlangıcından Uçup gitti Kanatsızca… _______________________ Düş ve Uçlarda gezinim /2011 H.RONİVAN |
o aklı hiç iyiye kullanmazlar zaten
kullananlar da bu dünyada fazla kalmaz...
ya hiçbir şeyi kurcalamayıp kendi halinde olacaksın ya da aklı fesatlıkla dolan insanların tarafında...
diğer türlü hayat kısa . . .
kaleminiz daim olsun
dizeleriniz güzel ve anlamlıydı