SEN GİDERKEN
Geri verdin,
Yağmurun korktuğum nefesini, İliklerime işlemesini damlaların. /istemişmiydim senden, hatırlayamıyorum/ Yaşadığım yıllar geride kaldı, çocukken ansızın yanımda bulduğum, Ağladığımda anladığım kucağı, Kaybedenlere inat geri aldım. /meğer kucaklarda varmış değer, haksız değilmiş gittiyse de eğer./ Annem, yine mutlu olsun, Meyveler getirmiş eve, Eski bir hastalığa, şifa niyetine, Sepetlerin içinden ayırdım seni, Rengin sarı, gözlerin şimdi nemli. /yeşildi gözlerin, yağmurla kardeş ormanlar gibi./ Bahara Ankaraya giderken, Daha az bakıyorum eskiyen yollara, Gözlerinin bakmayı unuttuğu, Parça parça bir karanlık bulursam anca. /yine kendimi kandırıyorum, belki../ Büyümüş düşlerin çığlıkları, Körebe oynar caddelerde âşıklar. Korktuğum karanlığa ışık vurmuş ne çare, Güpe gündüz canavarlar duruyor, Dudaklarında aşkım sözü, Kan kaplamış eli yüzü. /film gibi hayat/ Allahım uyanmamı istediğin mahşer geldimi, Görmüyor çırılçıplak insanoğlu, Soyunmuş ayrılığa cesurca, Oysa, sen yine de bilirsin ya, Yarattığın insanın aciz ellerinde Dikenlerin öğrettiği hayat, Kalmamış güllerin masum mevsimi. /ayaklarım büyük, sırat köprüsü ince./ Rengini sakladım gülümse anne, Babam makas atınca yanaklarına, Duramamıştın hani dalında. Sağ olsun babam, diken yok hayatımda. Öcünü almayı düşleyen kış, Sinsice bekliyor yine kapımda. /sevdadan kaçmak mümkünmü gençlik çağında ?/ |
bilemesiniz nasılda
inceden
nasılda
yüreğin içine
işleyen
çok güzel
bir o kadar
hüzünlü
dizeleriniz...
varolun sağolun sayın şair,
kalın sağlıcakla...