Ankara-Sakarya
Ankara’da çocukluğum geçti
Hep aynı sokakta Hep aynı insanlarla Hep o kızı sevdim ben Hep o çocuklarla top oynadım Hep geçiştirdim babam konusunu, çocuk aklımla İlk şiirimi orada yazmadım ama Oraya yazdım. Aynı kızı sevdim dedim ya, hiç diyemedim ona onu ne çok sevdiğimi. Sırf erken geliyor diye okula, Sırf dersten önce, -hazır kimse de yokken- doya doya izleyeyim diye, Hizmetlilerle aynı anda gelirdim okula. O hiç bilmedi. Ankara’ya kar yağışını sevmezdim ben. Okula inen yokuştan, Hep kayardı iskarpinlerim, hep düşerdim düşlerim boyunca.. Memleketimi arardım o düş kırıklarının arasında Gönlüm dağlarda değil, yeşilindeydi, simsiyah Sakarya’nın Öyle özlemiştim ki köyümü; Okul gezisinde, Polatlının bir köyünde, herkes tıkarken burnunu ben doyasıya içime çektim, tezek kokusunu. Atakuleden bakarken, yemyeşil fındık tarlamızı aradı gözlerim, ama gördüğüm, beton yığını ve bozkırdı yalnızca. Tunalı Hilmi caddesini, Çark Caddesiyle karşılaştırırdım. Hiçte gocunmazdım memleketimden benim gönlümün başkentiydi Sakarya. Anıtkabirde sitem ettim Ata’ya; neden Sakarya değil de Ankara ? Ama şimdi, memleketimde, özledim, Türkiyenin başkentini Sakaryamı Ankarada özlemeyi özledim. Ve bu özlem öyle bir uzadı ki; Ben, Ankarayı özledim... |