Yağmur Sözünde Durmadı
bu gece tüm görkemiyle yıkar Babil’i
kırarım Marduk’un ellerini ne varsa yarattığım dediği kana bular bir yalanı daha yok ederim yılanların öcü kalır yüreğimde kurduğum mabette hangi tarih haklı çıkarır hangi devrim yeniden kurar bendeki devrik aşkı kim bozabilir kimyamı bu gece uzak ülkelerde pusuya yatar kasırgalar her fırtına dalgaların bekaretini teslim eder sahile gemiler eli boş ayrılır limanlardan su küser kendine toprağın yüzünde başaklar bugün de bükerse boynu nu güneşe zafer meydanlarının anısına tüm aşkların adına doğacak şafakların sancısına andolsun andolsun ki zifir karanlıklarda kurban diye veririm seni gecelere iyisi mi çek soluğunu yanıbaşımdan yüreğimde aşkın yorgun tortusu doğduğun ülkenin uzaklığı yaraladı beni çıkar gelirsin sislerin içinden sis perdelerinin aralandığı yerden üstün başın yol yılgını ve zanlısı bütün aşkların olmadı rüzgarın şarkısı aynı nakaratta bitmedi çözülmedi dizlerin bağı Babil’in en sert gününde yere çakıldı düşlerim tanrıları ağlattım yine bu gece su gibi akıp gitti gözyaşları ve kartalların gölgesi düşerken Kenan diyarının adına yağmur sözünde durmadı saçlarımızda ansızın dinmedi katili olmuşum Marduk’un neden kimse söylemedi |
saygılarımla
zaralıcan