SEN SANIĞIM, ŞİİRLER TANIĞIM OLSUN:
I
/Sen failim, tetikler tanığım olsun: sen mülteci isyanlarım, uzun tenhalıklarım ve engel tanımazlıklarım sen, ölü doğmuş zamansız düşlerim, sen bağışlanmaz günahım, kırık sevincim, incinmiş umudum ve sen, tahliye edilememiş sevme suçlarımsın!../ II Her an bölüşülmeye hazır, kimsesiz ve ıssız bir yarayım masum, ama mahpus bir adamım, ömrüme yapışan bir aşkın tutsaklığında paslanmıştır kilitleri, hayatıma bağdaş kurup oturan yalnızlığın! yorgun ve yeniktim aşkın girilmemiş coğrafyalarında yitik hüznüyüm, kanayan sevinçlerin ve puşt ayrılıkların ihanetin şakağında bir mermi çekirdeğiyim... gündelik ayrıntılarda, devrik aşklar dolanır ayaklarıma yasaklanmaya gelmez sabıkalı şiirler, en uzun, en manidar ağlamalarda yaramın üstünde bir elim, dizelerde, sözcüklerde, diğer elim şiirlerle örtüyorum yalnızlığın en mahrem yerlerini... III beni sahiplenmez bu tutuklanış, kalabalığın çölünde her şeyi altüst edip, duygu ve imgeyi dışladılar, aşkın çok sesliliğinde... insanı, insan yapan öleceğini bile bile yaşamasıdır ve ne güzel her gün ölerek yaşamak!.. gün gelir düşmanı kardeş yapar hayat yüreği talan edilen sevmelerin içinde şimdi yıkasınlar kirini, pasını aşkın... yaşama açılmıyor hiçbir kapı ve sevgiye hiçbir yürek hiçbir yoldan geçmiyor kavuşmak ve yitirmek hiçbir aramaktan!.. IV çünkü aşk yoktur!.. birbirimize sığındığımız, deli yağmurlarında çünkü aşk yoktur/çünkü senin olmadığın yerde çünkü aşk yoktur, saçlarına kök-saldığım sevgili... çakal bıçaklarının keskin yüzünde sınanan ve sırtımızda bilenen kepenkleri kapatılmış sevginin, çünkü bir çok yargıcı var aşkın her şey yabancı, her şey işgal altında böyle korku, acı ve yalnızlık ve kangren gecelerde ’eğer aşkla çıkılmamışsa her yolculuk yarım kalır!..’ çünkü eğer aşk yoksa, kendi kaleminizi kendiniz kırarsınız!.. her intiharın ardından dağılmış beyniniz kalır!.. aşk yoksa, çeyiz sandıklarında hüzün ve pişmanlıklar birikir!.. sevgi kıtlığında uzun kuyruklar oluşturursunuz kucaklayamazsınız kendinizi, sığmazsınız içinize sığamaz!.. sığınamazsınızda!.. (Birdal ERDOĞMUŞ/2008) |
suçlu sevişmelerde.../
masum ama mahpus bir adamım, ömrüme yapışan bir aşkın tutsaklığında!..
paslanmıştır kilitleri, hayatıma bağdaş kurup oturan yalnızlığın!..
yorgun ve yeniktim aşkın girilmemiş coğrafyalarında
yitik hüznüyüm, kanayan sevinçlerin ve puşt ayrılıkların erken acılarında
ihanetin şakağında bir mermi çekirdeğiyim...''
Hocam mükemmel bir şiir okuduk, yüreğinize sağlık...