dar-ı acun.....................nedendir bilmem her gece buluşur kağıt ve kalemim güneşin ışığına aşina olmayan duygularım karanlığın en kuytusuna sığınır.................... seni düşünmekle geçen gecelerime hiç güneş doğmasın isterim yine sensiz ve sessiz bir akşamdayım gün bitimi yerine karanlığa teslim ediyor gümüş pullar mavi halıya serilirken aklımda bir tek sen varsın............................. gözlerin zifiri karanlığı yarıp geçerken yüreğimde deli fırtınalar kopuyor hüzünler; soğuk rüzgârların esintesiyle başlamış. yorgun yapraklar bir bir dallarına veda ederken sende onlara uymuştun. uzun zaman oldu buralardan kopup gideli. ama gözlerim yaşlı hâlâ silinmedi ardından çok ağladım yollarına baktım gelmeni bekledim bir umutla dönmeni, boynuma atılıp sevdanı haykırmanı bekledim vazgeçmeni, aşkın galip gelip kör olosa inadına yenik düşmesini bekledim.................. sen yoksun ve dönmüyorsun nedendir bu ceza? ayrılıklar neden? vedalar neden? gidişinle bulutlar bile yağmura küstü kuruyup kaldı gönlümdeki tüm güller.......................... sahi dönseydin olmaz mıydı? hem gittiğin yerlerde mutlumusun cancağızım................... 18/01/2011 gordion |