* Bunu Unutma *On sekizinde bir kız dilinde buselik bir şarkı, saçlarında Ege güneşi loş ışıklı sokaklarda faytonlarla köşe kapmaca bir dağ çiçeği san ki gizli gizli konuşuyor ince parmaklarıyla seviyor ay ışığını hüzünlü bakışlarını gördüm, esmer yanağında göğsünün ortasında çatık kaşlı bir çocuk üşüyor bakışları düşünceli, dağınık ve yorgun kapandıkça içine, bir pişmanlık çöküyor yüzündeki aynaya. Aklım karışıyor, yüzüne baktıkça bir menekşe kaç kere, sararır yaprağından sessiz harflerden bir soru sormalı, bu Hüsn-ü Aşk’a ahh... bilsem uzaklarda ki gurbet kokulu çocukluğunu, tutar ellerinden getirirdim sana/ yüzleşirdin o büyülü masallar rıhtımında anlatsın sırrını sana, gamzendeki gül bıraktığın sıcaklıklar çoktan soğudu ne ağustos’u ne de haziran’ı kaldı her kaçış, yeni bir bekleyiştir bunu unutma!.. Nuri Dağdelen Özdere-İzmir 17.1.2011 Saat:17.23 |
liman gibidir şiir, aslında kaçış kendimizden
kendi çıkmazlarımızdan..
Hüznün mısralara yansıdığı, geleceğe dair sözcüklerin
cılız ışığıydı iyiden yana güzelden yana umutlandıran..
Güzel vede anlamlıydı şiir, kutlarım sizi vede eserinizi tebrikler..
yunus karaçöp...yudumyunus