Kısır Döngü
Ürkek bir ardıç kuşu gibi gelirsin ötelerden
Abrul bulutlarında kaybolan utangaç güneşler gibi Göz açıp kapayıncaya kadar gittiğin yönde kaybolursun Şaşkına dönerim adresini karlı dağlara sorarken Önce atardamarlarımda donuverir yalnızlığından üşüyen bakışların Uçuk griden daha koyu bir esmerlik Kabus olup dört yanımı sararken bir umman gibi Bütün varlığını benden alır Ve sonra hurdaya döndürür yüreğimi Yerleri belirsiz dipsiz kuyulara salarken Tedirgin bir göç saatini aralar zaman İmgesel iç yolculuğum çıkrık oluyor içimde Birbirine hiç değmeyecek yaşamları sararken Nice sevda sözlerim öksüz çocuklardan farksızdır, o an Bildiğim nehirler mavisi gözlerin yıldızlar gibi Sendeki her şeyimi alıp, kaybolur Yılgınım, örselenmiş ve suskun Yalnızım bağ bozumlarından arta kalan gazellerimi toplarken. Üzülme yaralarım,kanama boşu boşuna, Dermansız kal öylece... Varsın iflah olmaz bir geriye dönüş olsun, yaşam Dalında sessizce solarken. Bilirsin ki Mağrurdur başlarken her aşk, tutuşup kavrulurken... Mahzundur sönen her aşk, kül olup savrulurken... Necdet ARSLAN |