IŞIKLAR MORA DURDU
(gide gide bir öyküye varır ışıklar,duman ordadır,ama ateş hiç olmamıştır,belki de hiç keşfedilmemiştir,soğuk,mor ordadır, bütün renkler sıra sıra cansız,mezarlar ordadır, mezar taşları,canlı tabutları,mor bilyeler,gitmeler,önce gitmeler,sonra gitmeler,çocuk ordadır,herkes ordadır,hepimiz orda...ve sesler ve sesler ve sesler,mor yataklarda kuş uykularına saldıran buz cinler,buyrun.. )
! önce vurulur sonra kırılır olsa olmasa da;çatırdamalar. olan,olmayanları içinde çatırdıyor çocuk. baksam içinde bakışlarım kırılacak. dönsem, kristal vitrinleri içinin. çatırdıyor kalbinde zayıf, tadında sefil kaburgasında yenik. sorsam bir soru daha, sussam bir cevap bekleyecek bir anlamı olsun diye onca kırılmaların. baba diyor çocuk git dünyayı kurtar gidersen kurtulacağım ve annem şiir yazmayacak artık annemin şiir yazması kötü baba, bak! çatırdamalar babaaa çatırdamalar baba herkes kendi mezarını sırtında taşısa. olmaz, baba baba beni bırakma baba olmaz baba annem ağlıyor, baba annem ağlıyor, baba ne olur sen bana bakma baba bak çatırdıyoruz kalpte zayıf tadımızda sefil kaburgamızda yenik babaaaa... !! önce vurulur sonra kırılır olsak olmasak da mor! mezarımız başkasının sırtında ve bir başkasınınki bizim mor! kırılmalar mor! her şey ona benzer ve he şey birbirine mor! bir anlamı olmayacak mor! bana hiç bir şey bana hiç bir şey mor! ışıklar ışıklar |