Çok güzel bir yorum

Topraktan geldiğimizden olsa gerek
Yüzümüze bulaşan çamurlara
Aldırmıyor artık insan oğlu.
Hiç yadırgamıyor günahları
Ve herkes
Yüreğinde barındırıyor
Bir günahkarı.

İnsan özde güzeldir. İnsan günaha değil güzelliğe, sevaba yatkındır. Fıtrat olarak zaten Allah'a en güzel şekilde tanımaya, yaklaşmaya kul olmaya ayarlıdır. Küfür bu fıtratın üzerin örtmek demektir. Vahiy insan fıtratını üzerini açmasının yolu gösterir. Allah her varlığa kanunlarıyla bir kader bir seçim vermiştir. Her varlığında bir yasası bir uyması gereken bir ölçüsü vardır. Sonuçta tüm varlığın hizmet için yaratıldığı insan boşuna yaratılmış olamaz. Allah insanı muhteşem bir eser olarak yaratmış insanda yeryüzünde iradesini kullanarak, kaderini kullanarak bir yeryüzünde bir inşa faaliyeti yapacaktır. İnsan yeryüzün inşa etmeden önce kendi tasavvurunu Allah'ın istediği şekilde yani vahiyle yeniden inşa etmelidir.

Evet insan çamurdan yaratılmıştır. Öyle değersiz bir nesneden Allah ilmiyle böyle bir muhteşem bir varlık yaratmıştır. İnsan eğer özüne dönmüş olsa çamurdan başka bir şey değildir. İnsan İnsan eden onu Allah'ın sanatıyla zirve bir varlık olmasıdır. Sonuçta günah insanda arize, bozukluktur, doğru olan fıtratan güzel ameller yapmasıdır.

toprakdan geldiğimizden olsa gerek yüzümüze bulaşan çamurlara aldırmıyor artık insanoğlu. hiç yadırgamıyor günahları ve herkes yüreğinde barındırıyor bir günahkarı.

Teşekkürler

Şiir diyordu alim ancak bir özü bir cevheri olmalı. Yani anlatığı öyle derin hülyalar denizin dalgası gibi git gellerden manasız duygu fırtınasından ibaret olmamalı . Şiiri öz bir ifade olmalı. Ama neyin ifadesi. İnsanın anlamakta aciz kaldığı gerçeği gene tam olmasada kendi lisanınca anlatmaya çalışması. Çünkü önce söz vardı. Allah bize tenezzül edip vahiyle sözle hitap ediyor. Ne büyük lutuf değil mi? yerin göğün sahibi Sana bana bize ey insan diye hitap ediyor. Bir başbakan bir bakan ya da müdür arasa bizi ayağa kalkarız. Haşa bu benzeri yoktur ama düşünebiliyor musun Allah seninle benimle bizimle konuşuyor hitap ediyor şöyle böyle yap şundan uzak dur baş sonunda başına şu gelecek diyor. Niye niye bunları söylüyor Allah. Çünkü Allah sonsuz rahmet sahibi, çünkü Allah yarattığı insanı seviyor. Alak sevgi, alaka demekmiş kök olarak bizi yani bir çamurdan ve sevgi ve Alaka ile yaratan bir Allah var. Daha ne olsun şükretmekten başka ne gelir elimizden. Allah bizleri vahiyle beraber etsin. Allah sözün değeri bilen ve en güzeline uyanlardan eylesin Amin Amin Amin

Teşekkürler

Allah vermeyi dilemeseydi istemiyi vermezdi. Eğer bize bu dünya da cüzzi bir irade verdi. Biz bu iradenin icabın yapıp güzellikleri ister, kötülüklerden kaçarsak Allah bize kat kat elbet verir. Allah diyor ki mana olarak benim kuluma zulm etme ihtimalim yoktur. Zulmü kul kendi kendine yapar. Allah'ın bizim hiçbir ibadetimize ihtiyacı yok. Bizim var. Niye biz mutlaka bir şeylere ibadet etmek, bir şeyin kulu olmak zorundayız.Biz aciz ve zayıf varlığınız. Allah bizi kula kulluktan kurtarıp gerçek her şeyi Kendine Kul olmaya daha doğrusu gerçek özgürlüğe çağırıyor. Geçrek kurtuluş Allah'ı bilmektedir. Allah'ı insan ancak ancak Allah'ın bidirdiği şekliyle bilir. Vahiyle birlir. Değilse sınırlı varlık sınırsız Allah'ın nasıl takdir edecek, nasıl bir yol izeleyecek. İşte Allah kendini tanıtmakla bize aslında kendimizin ne kadar aciz olduğumuzu bildiriyor. Ve gerçekten kurtuluş yolunu apaçık gösteriyor.

Teşekkürler

Bir kaç hafta oldu. Tam şimdi bilemeyeceğim ya Hz Ali ya Hz Ömer'in çok güzel bir sözü var. Diyor ki eğer diyor cennet ve cehennemi görmüş olsam imanımda zerre miktarı ne artış ne azalma olur. Ben şuan sanki onları görüyor ahireti biliyor muş gibi iman ettim.

Kur'anı okuyordum bundan daha önce beş altı ay önce. Ama meallerdeki ifadelerde coğunda manayı vermekten öte, kuru bir çeviri olarak duruyordu. Hani bir şiir çevirilir bir başka dile ama bir çok kişi o şiiri çevirir. Ama o şiirle anlatılmak istenen manayı ancak kendi dilindeki uygun kelimelerle ifade edebilirsin. Bu yeniden bir şiir yazmaktan zordur. Bu yapacak kimse hem çeviri yapacağı dile hakim olmalı hem şiirin asıl diline. Kelime kelim düz bir mantıkla çevirilen çeviri değildir. Evet Kur'an elbette başka çok derin bir manası olan ilahi bir metin. Her okuyan ondan eğer samii yaklaşırsa çok şeyler alır. Fakat işte asıl olan o manayı çevirmek ve maksadı nedir? sorusuna cevap verebilmek.
Toparlayacak olursam Musatafa islamoğlu'nun meali benim bu manada oluşabildiğim birincil kaynak. Ama şu kesinlikle sakat bir görüş Kur'an herkes gen güzel şeklde çevirmeli o anlamı açıklamaya gayret saffetmelidir. Kur'anın manası tüketilemez. Ama işte o zamanın müşrikleri ve müslümanları nasıl anlıyorlar ve hayatlarında büyük bir etki yapıyorsa o manada bizde anlayıp okumalız. Bu da ancak gerçekten alim insanların kitaplarıyla ve en başta Allah'a samimi olarak yönelerek yaklaşmak.
Yani özetle eğer Peygamberimiz görseydim imanım bu günkünde daha fazla olmazdı. Çünkü Peygamberin getirdiği Kur'an elimizde, vahiy elimizde bizzat peygamberi görüpte kafir olarak ölen nice insan var. Mesele asıl Allah'ın vahiyle bildirdiği gerçeği görmek.
Bunlar samimi birer paylaşım. Bu din öyle kuru bir bilgi yığını değil hayatın anlamı Allah olduğunu anlatan bir din.